“Hukuk dışına kesinlikle çıkmadan…”

Tayyip Erdoğan artık insanların gözünün içine bakarak yalan söylüyor. Bunun en son örneği Polis Akademisi’nin mezuniyet töreninde yaptığı konuşma. Bu konuşma tam anlamıyla polisin son bir ay içindeki davranışlarını aklama ve onu yeni cinayetlere ve suçlara teşvik etme anlamını taşıyor.

Uzun söze hacet yok. Polisin son bir aydır “adeta kahramanlık destanı yazdı”ğını söylemek, kendi başına yeterince açıklayıcıdır. Ama Erdoğan’ın artık gerçeklerle ilişkisini kesmiş olduğunun en açık kanıtı aynı konuşmadaki şu iki ifadede görülüyor: “Polis, hukuk ve meşruiyet içinde kalarak görevini başarıyla yerine getirdi.” Ve de: “Polis, tahriklere hukuk dışına kesinlikle çıkmadan karşı koydu.”

Ne güzel tesadüf! Erdoğan’ın konuştuğu günün akşamı internete Antalya’da bir otoparkta yaşanan sahneler düştü. Polisten kaçan üç genç gösterici otoparkta beklerken içeri dalan birtakım polis memurları, bu gençleri öldüresiye dövüyor. (http://webtv.hurriyet.com.tr/20/51327/0/1/antalya-da-otoparktaki-polis-dayagi-kamerada.aspx) Olayın kendisinin olağanüstü hiçbir yanı yok. Eskilerin deyimiyle “vak’ayı âdiyeden”. Türk polisi yakaladığını döver! Ama otoparkın güvenlik kamerası her şeyi an an kaydetmiş olduğu için her şey şimdi bütün toplumun gözleri önünde cereyan etmiş durumda.

Erdoğan’a soruyoruz: “Hukuk dışına kesinlikle çıkmayan” polisiniz bu mu? Eskiler “meydan dayağı” derdi. Şimdi “otopark dayağı” diye bir deyim mi kazandıracaksınız Türkçe’ye. Bu hangi hukuka dayanıyor, bir açıklasanıza!

Ethem Sarısülük’ün katledilmesini gösteren video olayında olduğu gibi, bunu da psikolojik harp uzmanlarının eline verip tahrif mi ettireceksiniz?

Tayyip Erdoğan’ın siyasi hayatı sarsıntıya girdikçe söylemi daha da inanılmaz hale geliyor. İsyan hükümeti biraz daha sallarsa içeride hesaplaşma mutlaka başlayacaktır.