Okur mektubu: Yatağan işçileri kararlı (13-02-2010)

Merhaba İşçi Mücadelesi okurları, 

Bildiğiniz üzere 8 Şubat günü Yatağan Termik Santrali güne çalkantılı bir şekilde uyandı. Santralin özelleştirilmesi sürecinde, maliyet bedellerinin hesaplanması için gerekli ihaleyi kazanan 4 firmanın (Oyak Bank, Citi Group, Master Danışmanlık ve Socion firmaları) oluşturduğu 20 kişilik denetleme heyetiyle sabah erken saatlerde santrale gireceğini haber alan yaklaşık 1000 enerji ve maden işçisi geldikleri gibi heyeti geri püskürttü. Santralin giriş-çıkış kapılarını tutan, nöbet bekleyen işçiler heyetin geleceğini oğrenince adeta etten bir duvar örerek heyetin gerekli incelemeleri yapmasını engellemişti. Ayrıca eyleme Yatağan halkı ve işçilerin aileleri de destek vermişti. Bölgedeki en büyük ekonomik kaynak olan santrale yaklaşık 10 yıldır özelleştirme operasyonu çeken firmalar yine istedeğini elde edememiş ve eli boş olarak ayrılmışlardı. Ancak sözde 2 üniversite görevlisi olarak santrale sokulan ama gerçekte firma temsilcisi olan 2  deneticinin santrale giriş yaptığını haber alan bütün işçiler temsilcilerin araçlarına pet şişe fırlatıp durumu protesto etmişlerdi. 

Durumu bizzat olayları canlı yaşayanlardan öğrenmek için yatağandaki santrale gittiğimde ufak bır beklemeden sonra 'maalesef' içeriye alınamayacağımı ,işçilerle görüşemeyeceğimi ve santral hakkında gereklı bilgi alamayacağımı anladım. Başka bir deyişle açıkça engellendim. Fakat Tes-İş Sendikasından işçi arkadaslarla sendikada yaşananlar hakkında uzun uzun konusma sansım oldu. İşçiler , mücadelelerini artan bir kararlılıkla devam ettireceklerini ve 2000 yılındakı özelleştirme hareketini püskürtme bayrağını düşürmeyeceklerini açıkca ifade ettiler.

Yine konuya dair Tes-İş Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Kemal ÖZCAN'la yaptığım görüşmede ÖZCAN şu açıklamalarda bulundu: " 2000 yılında şartnamesi bitmis, özelleştirmeye sokulacak bir programı geri püskürttük. 8 Şubat'ta danısmanlık hizmeti adı altında işletmeyi gezip görmeye baslayacak olan heyete tepkimiz ağır oldu. Halkın birikimiyle yapılan santralimizi yerlı ve ya yabancı sermayeye asla peşkeş çektirmeyeceğiz. 2 aydır direnişini haklı olarak sürdüren Tekel işçilerinin durumu da özelleştirmeden kaynaklıdır. Özelleştirmelere karşı mücadelemize devam ediyoruz. Gelen heyetin amacı bir yandan santralin ne kadar edeceğini, ne kadara daha sonra satılacağını v.b. hesaplamak olsa da işin birincil öncelikli amacı burda alınteri döken işçilerimizin direncini kırmak ve kendilerini kabul ettirmektir. Bız buna asla aldanmayacağız ve santralimizi sattırmayacağız. En son gelen 2 denetçinin üniversite görevlisi ya da bilim insanı olduğunu kesinlikle düşünmüyorum, çünkü bilim insanı  özellestirmelere boyun eğmez. Gelenler yalnızca söz konusu firmaların temsilcileridir." Ayrıca, ÖZCAN, Muğla Üniversitesi'nde görev yapan bazı öğretim görevlilerinin, Yatağan Termik Santrali ve de çevresindeki çevre sorunları hakkında yazdıkları bir kıtabın bilgilendirmesini de yaptı. Söz konusu kaynağın önümüzdeki aylarda çıkabileceğini belirtti.

Muğla Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden bir öğrenci