DİP 7. Kongre Belgeleri (5): Uluslararası mesajlar

DİP 7. KONGRE ULUSLARARASI MESAJLAR

Gerçek internet sitesinde, Devrimci İşçi Partisi'nin haberini ve çeşitli belgelerini yayınladığımız 7. Kongresi'ni selamlamak amacıyla Yunanistan'daki kardeş partimiz EEK, Venezuela'dan Opción Obrera, Fransa'dan ROR, Finlandiya'dan MTL, Rusya'dan OKP ve RKP ile çeşitli eski Sovyet cumhuriyetlerinden "Sovyetler Birliği" tarafından gönderilen mesajları aşağıda yayınlıyoruz. 

 

Venezuela’dan Opción Obrera’nın (İşçinin Yolu) mesajı

Tüm emperyalist ülkeler adına Ukrayna'da Rusya'ya karşı yürütülen savaş ve şimdi de İsrail'in Filistin'i yok etme girişimi bir kez daha kapitalist egemenlik sisteminin ve onun araçlarının gerileyişini göstermiştir. Kapitalizm, misket bombaları, beyaz fosfor, savunmasız halklara karşı bombalamalar, katliamlar ve soykırımlar ile bu açmazdan çıkmaya çalışmaktadır.

Dünya halkları ve işçileri olarak Filistin halkıyla dayanışmamızı aktif ve militan biçimde göstermemiz gerekiyor. Bu ancak, ortak düşman emperyalizme ve onun dünyanın her yerindeki müttefiklerine karşı yürütmekte olduğumuz mücadelelerin devamı olarak ve enternasyonal bir örgütün ürünü olan ortak bir programla başarılabilir.

Kapitalist toplumun görevini sürdürme konusundaki bariz acizliği, dünyanın herhangi bir yerinde patlak veren olaylara güçlü bir şekilde yanıt vermemizi zorunlu kılıyor ve Dördüncü Enternasyonal'i inşa etmeyi acil bir görev haline getiriyor. Opción Obrera olarak bunu belirtmek ve dünya devrimi için bu ertelenemez görevi üstlenme önerilerimizi dile getirmek isteriz. Trotskiy’in en değerli mirası olan bu görevi kavrayamamış, uçurumun kenarına gelmiş bulunuyoruz ve çıkış yolunu göremiyoruz. Bu nedenle dünya çapında patlak veren savaşlara karşı, Dördüncü Enternasyonal’in ayağa kalktığını görene kadar dişimizi tırnağımıza takarak mücadele etmek zorundayız.

DİP’in, militanları, örgütü, bildirileri, gazetesi, dergileri, internet sayfaları, kısacası programı ve 7. Kongresi ile Türkiye ve dünya işçileri için, emperyalizme ve onun diğer tüm ülkelerdeki uşaklarına bir cevap olarak büyük adımlar attığından hiç şüphemiz yok.

Opción Obrera, kongrenizi gururla selamlıyor. Haydi yoldaşlar, yaşasın komünistlerin mücadelesi!

Opción Obrera (İşçinin Yolu), Venezuela

 

Çeşitli eski Sovyet cumhuriyetlerinden “Sovyetler Birliği” Derneği’nin (ASU) mesajı

Sevgili yoldaşlar,

“Sovyetler Birliği” Derneği olarak sizi DİP'in 7. Kongresi vesilesiyle kutlamaktan mutluluk ve gurur duyuyoruz! Siz de biz de küresel kapitalizmin, her bir ülkede gerilemesinin sonucu olan, yozlaşma ve bozulma çağında yaşıyor ve mücadele ediyoruz. Kapitalizmin gerilemesi, insanlık için pek çok sorun, şiddet ve mağduriyet yaratabilecek uzun, acı verici ve trajik bir süreçtir, gelecekte de öyle olacaktır. Bu nedenle bugün her ülkede gerçek bir devrimci partinin sorumluluğu geçmişte olduğundan daha fazladır. Size, Türkiye ve dünya halklarının yeni komünist geleceği için mücadelenizde büyük bir başarı ve zafer diliyoruz!

ASU

 

Fransa’dan Proleter Devrimci Yeniden Doğuş’un (ROR) mesajı

Devrimci İşçi Partisi’ne ve üyelerine enternasyonalist komünist selamlarımızı iletiyoruz. 7. Kongrenize, partinize ve mücadelelerinize başarılar diliyoruz.

Dünya düzeyinde hâkim sınıf yani burjuvazi tarafından örgütlenen toplum artık çürümektedir. Bunun örneklerini çevreye yönelik hayat memat meselesi haline gelen tehlikelerde, nükleer savaşı ve dünyanın yok olmasını dahi içerebilecek üçüncü dünya savaşı tehditlerinde ve bir zamanlar tırnak içinde 'demokratik' olan siyasi rejimlerin faşizme ve Nazizme doğru yol almasında görebiliriz. 

Bu nedenle, dünya işçi sınıfının tüm bölükleri için kapitalist üretim biçimini yani burjuvazinin üretim tarzını ortadan kaldırma ve aşma mücadelesi bir ölüm kalım meselesi haline gelmiştir. 

Hep birlikte, tüm dünyada, burjuvazinin ve kapitalizmin karşısına baskı ve sömürüye dayalı toplumsal ilişkilerden kurtulmuş yeni bir insanlıkla çıkalım.

Bu, hür ve eşit kadın ve erkeklerden oluşan daha ileri bir toplum anlamına gelecektir.

Yaşasın DİP! Yaşasın dünya proleter devrimi! Yaşasın komüni̇zm, yaşasın hürriyet!

Proleter Devrimci Yeniden Doğuş (ROR), Fransa

 

Finlandiya’dan Marksist İşçi Birliği’nin (MTL) mesajı

Sevgili Yoldaşlar,

Finlandiya’daki kardeş örgütünüz MTL (Marksist İşçi Birliği) ve bütün üyeleri olarak, 7. Kongrenize içten selamlarımızı göndermek ve çalışmalarınızda büyük başarı dilemek istiyoruz.

DİP Kongresi çok büyük tarihî olaylar yaşanırken toplanıyor. Üçüncü dünya savaşının ve dünya devriminin arifesindeyiz. Bütün dünya muazzam çalkantı ve sarsıntılardan geçiyor. Ukrayna ve NATO vekâlet güçlerinin savaşta yenilgisi kapitalizmin ve emperyalizmin güçlerini savaşı çok daha yüksek bir ölçeğe doğru tırmandırmak zorunda bırakıyor. Kapitalist üretim tarzı gerilemesinin derin bir aşamasında; ekonomisi mutlak bir çöküşün eşiğinde. Siyonizm tarafından başlatılmış olan barbarca çatışmanın gerisindeki süreçlerde bunun damgası var.

İsrail’in Gazze’de başlattığı karartma, dünyanın orada olan biteni görmesine engel olmayı amaçlıyor. Elektrik, telefon, internet türü her tür bilgi kaynağı kesik. Bu da dünyayı İsrail’in aktardığı görüntülerle yetinmeye zorluyor. Gazze’de şimdiye kadar 7 bin insan öldü, bunların yarısı çocuk. Siyonizmin gizlemeye gerek görmediği hedefi Filistinlileri Gazze Şeridi’nden sürmek. Bu yapılanın özel bir adı vardır: etnik arındırma. Hastanelerin bombalanması, Gazze’ye ilaç yollanmasının engellenmesi, ameliyatların anestezisiz yapılmak zorunda olması, bebeklerin yaralarının adi iplikle dikilmesi-bunlar bu yapılanların insanlığa karşı suç olarak nitelenmesi için bütün kriterleri yerine getiriyor.

Batı dünyasında burjuva elitler kekeme bir papağan gibi Siyonizmin düsturunu tekrarlıyor: “İsrail’in kendini savunma hakkı vardır”. Kamunun medyası da aynı şeyi tekrarlıyor. Herhangi bir namuslu gazeteci Siyonizmin amaçlarını sorgulamaya kalkarsa, herkes hep bir ağızdan soruyor: “Hamas’ın suçlarını ve terörizmini neden kınamıyorsun?” Genel olarak solun pozisyonu da zavallı bir bakış sergiliyor: Mesele İsrail ile Hamas arasında bir savaş değildir; Araplar ve İsrail arasında, Siyonizm tarafından başlatılmış beşinci savaştır. Bu savaşa öteki partiler de katılmıştır.

Emperyalizm açısından bir numaralı hedef, Filistinlilerin bütünüyle tasfiyesinin yanı sıra Hizbullah’tır, her şeyin ötesinde İran’ın Irak ve Suriye üzerinde kazanmış olduğu nüfuzdur. Eğer emperyalizm İran’ı dizlerinin üzerine çöktürmeyi başarabilirse bundan sonra sıra Çin’e gelecektir. Filistinliler Arap elitlerinin öteki önderlerinden yardım beklememelidir. Arap burjuvazisi Gazze’yi savunmaya zorlanırsa bunun nedeni kendi ülkelerinde Filistin’le dayanışma hareketlerinin çok daha somut, çok daha militan hale gelmesinden ve yalnızca pasifist sloganların ötesine geçmesinden olacaktır. Batı dünyasında kapitalistlerin amacı Filistin lehinde düşüncelerin özgürce ifade edilmesinin ve dayanışmanın açıkça gösterilmesinin engellenmesidir. Bu zaten gerçekleşmektedir.

Muhtemel bir yeni Arap Baharı ufukta görünmüştür. Batı dünyasında elitler Siyonizmin işlediği suçları kınamaktan kaçınıyor. Dün Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda sırf insani yardım Gazze’ye ulaşabilsin diye yalnızca kısa bir ateşkes önerildi. Batı dünyasının 15 kapitalist devleti, bu arada Finlandiya da bu önergeye oy vermeyi reddetti. Yine İsrail’in kendini koruması sloganı tekrarlandı, “kısa bir ateşkes için bile uygun aşamaya ulaşılmamış olduğu” ileri sürüldü. Filistin halkı uğruna mücadeleyi bütün mücadelelerimizin en önüne yerleştirmeliyiz.

Kongrenizin kabul edeceği kararların özünde enternasyonalizmin ateşinin yanıyor olacağından eminiz. Kararlarınızı bekliyoruz. 

Siyonizme ve emperyalizme ölüm!

Yaşasın DİP’in 7. Kongresi!

Marksist İşçi Birliği (MTL)

 

Yunanistan’dan EEK’in (İşçilerin Devrimci Partisi’nin) mesajı

Devrimci İşçi Partisi 7. Kongresi’ne

Değerli yoldaşlar, DİP 7. Kongresi’nin delegeleri

Ege Denizi'nin diğer yakasındaki sevgili kardeşlerimiz

EEK olarak, Merkez Komitemiz, Partimizin tüm kadroları ve üyeleri, size en içten kardeşçe ve enternasyonalist selamlarımızı gönderiyor ve Kongrenizin başarısı için en iyi dileklerimizi sunuyoruz!

DİP'in 7. Kongresi’nin, kokuşmuş kapitalizmin ve çürüyen emperyalizmin devrimle yıkılması için verdiğimiz ortak mücadelede önemli bir dönüm noktası olacağına eminiz. Lev Trotskiy ve onun Bolşevik-Leninist yoldaşları tarafından kurulan Enternasyonal'in bayrağı altında dünya sosyalist devriminin zaferi için ileri!

Değerli Yoldaşlar

7. Kongreniz iki büyük emperyalist savaşın yarattığı girdabın ortasında gerçekleşiyor: Sovyetler sonrası oluşan Rusya’yı parçalamak ve sömürgeleştirmek ve böylelikle SSCB’nin çökmesiyle oluşan felaketi nihayete erdirmek amacıyla Ukrayna’da ABD liderliğinde yürütülen NATO vekalet savaşı ile Siyonist devletin ABD ve Batılı emperyalistlerin desteğiyle Gazze'de Filistin halkına ve yeniden yükselen Filistin kurtuluş hareketine karşı yürüttüğü soykırımcı savaş. Her iki savaş da dünya kapitalizminin 2008 sonrasında yaşamakta olduğu, hâlâ çözülmemiş, tersine tırmanmakta olan krizinin, yani Üçüncü Büyük Depresyon’un ve ABD ve dünya kapitalizminin tarihsel gerilemesinin üstesinden gelmek için yürüttüğü savaş kışkırtıcılığının birbiriyle bağlantılı uğraklarıdır. Her ikisi de bizzat emperyalist liderler tarafından, 2022 ve 2023 yıllarında ardı ardına gerçekleşen tarihî iki dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Ülkelerimiz, Türkiye ve Yunanistan, her ikisi de NATO üyesi ve NATO’nun ölümcül askerî-nükleer üslerine ev sahipliği yapıyor. İki aktif yanardağın, Avrupa ve Ortadoğu’nun kalbindeki savaşların arasında çok kritik bir bölgede, tırmanan askerî çatışmaların doğrudan içindeyiz.

DİP'in, EEK'in, Hristo Rakovski Uluslararası Sosyalist Merkezi’nin enternasyonalist devrimcileri olarak tarihsel ve siyasi sorumluluğumuz çok büyüktür.

Kuşkusuz, uluslararası işçi sınıfı, ezilen insanlık, devrimci Marksistler toplumsal açıdan yıkıcı bir kriz, yükselen faşizm, nükleer ve iklim felaketini beraberinde getirecek bir Üçüncü Dünya Savaşı tehlikesi gibi çok büyük zorluklarla karşı karşıya. 

Ama aynı zamanda, dünyadaki aynı tarihî çelişkiler, işçileri ve yoksul kitleleri, dünyanın dört bir yanındaki ezilen halkları kaderlerinin belirleneceği devrimci mücadele arenasına sürüklüyor. Fas'tan Endonezya'ya, Afrika'dan Latin Amerika'ya, Washington’dan Londra'ya, Atina'dan İstanbul'a dünyanın dört bir yanında yüz milyonlarca kişi Filistin halkını savunmak için harekete geçti ve kitleler yaptıkları eylemlerde Filistin halkıyla dayanışmanın yanı sıra, kendi yöneticilerine karşı büyüyen öfkelerini de gösteriyor.

Kendi halklarından korkanlar yalnızca Müslüman-Arap dünyasındaki hükümdarlar ve despotlar değildir. Bizzat Avrupa’da, Macron’un Fransa’sından Miçotakis yönetimindeki Yunanistan’a, sağcı burjuva hükümetler, faşistlerle ve en kötü şöhretli anti-semitik unsurlarla birlikte Netanyahu ve Biden’ın kuyruğuna takılarak soykırımcı Siyonistleri kucaklamakla kalmıyor, aynı zamanda Filistin’le dayanışma eylemlerini yasaklayarak en temel demokratik hakları da boğmak istiyorlar. Sendikacıların ve medeni haklar eylemcilerinin tutuklanması, Müslümanlara karşı İslamofobinin, göçmenlere karşı yabancı düşmanlığının yayılması, Fransa’da Mélenchon’un (okunuşu: Melanşon) partisi Boyun Eğmeyen FransaYeni Antikapitalist Parti (NPA), Sürekli Devrim ve Cumhuriyetin Yerlileri gibi sol parti ve örgütlerin yasadışı ilan edilme ve kapatılma ile tehdit edilmesi hep bu yaklaşımın ürünüdür.

Berrak biçimde görülüyor ki, Küresel Kuzey’de sosyal çöküntüye ve otoriter ve faşist rejimlere karşı özgürlük ve sosyal adalet için verilecek mücadele; Küresel Güney’de Filistin’in yanı sıra diğer tüm ezilenlerin ve sömürülenlerin verdiği özgürlük mücadelesiyle kopmaz bir şekilde bağlıdır. Emperyalist Avrupa Birliği’nin hâkim sınıfları hem Ortadoğu, Kuzey ve Sahra Altı Afrika’daki eski sömürgelerinde yükselen anti-emperyalist dalgadan hem de kendi Batı metropol ülkelerinde işçilerin, işsizlerin, gençlerin ve sosyal olarak dışlananların büyüyen militanca mücadelesinden korku içindedir.

Kitlelerin yükselişi, Küresel Güney’de, Küresel Kuzey’de ve Küresel Kuzey’in içindeki Küresel Güney’de gittikçe daha çok iç içe geçiyor! Bir başka ifadeyle, 1991’de Sovyetler Birliği’nin çökmesiyle birlikte devrimler çağının, komünizmin ve tarihin sonunun geldiğini iddia eden hurafeler yavaş yavaş yıkılıyor. Emperyalist savaşı, faşizmi ve çürüyen kapitalizmi yenmek için dünya sosyalist devrimi yeniden, Lenin ve Trotskiy’in zamanından bile daha fazla gündemdeDevrimci partileri ve devrimci Enternasyonal’i inşa etme görevi yine görevlerimizin başında duruyor!

Erkek ve kız kardeşlerimiz,

Partilerimiz 20. yüzyılın sonunda bir araya geldi ve enternasyonalist bağımızı 21. yüzyılın üçüncü on yılına kadar adım adım güçlendirdik. Verdiğimiz ortak mücadelede önemli anların, ilham verici büyük atılımların yanı sıra uluslararası Trotskist akımdaki krizler gibi zorlukları da paylaşıyoruz ve önümüzde aşmamız gereken yeni engeller bulunuyor.

Peki, ortak gücümüzün kaynağı nereden geliyor? Biz, ABD, AB ve NATO emperyalistlerinin kendi gerici çıkarları ve çöken barbarlık düzenlerini bir daha dayatmak için sürekli kışkırttığı Doğu Akdeniz ve Balkanlar’da, yerel kapitalist sınıflar arasında burjuva milliyetçi çatışmaların da yükseldiği bir dönemde devrimci proleter enternasyonalizminin taşıyıcısıyız. Biz, her iki halkın en büyük düşmanlarının çıkarı için halklarımız arasında kardeş kavgasını körüklemek isteyen Yunan ve Türk şovenistlerine, faşistlerine karşı enternasyonal birliğin -hâlâ ender görülen- parlak bir örneğiyiz.

Geçmişimiz tarihin çok derinliklerine uzanırken gelecekte de yine biz olacağız. Bizler, büyük Türk komünist şair Nazım Hikmet’in o muhteşem şiirinde övdüğü Şeyh Bedreddin’in (1359-1420) 1416’da önderlik ettiği, komünist ve çokuluslu halk devriminin mirasçılarıyız.

18. yüzyılda halkların eşit ve özgür bir şekilde yaşayacağı bir Balkan Federasyonu için savaşan ve Yunan burjuvazisinin ihaneti sonucu Avusturya Krallığı’nın Belgrad’da öldürdüğü büyük Yunan devrimci Rigas’ın yolunu takip ediyoruz.

Son olarak, II. Dünya Savaşı'ndan sonra Yunanistan iç savaşında uluslararası komünist bir tugayı yöneten efsanevi Mihri Belli’nin, bir diğer adıyla Kapetan Kemal’in Balkan Sosyalist Federasyonu için verdiği mücadeleden ilham alıyoruz. Daha sonra Türkiye’de hapse atılmış ve anılarını “Rigas haklıydı!” başlığıyla yazmıştı. Onu Yunanistan’da ve 2006’da Atina’daki Panteion Üniversitesi’nde yapılan ve tarihe geçen “Hristo Rakovski” toplantısında konuşmacı olarak misafir etmek bizim için bir onurdu.

Hristo Rakovski Uluslararası Sosyalist Merkezi, NATO’nun Yugoslovya’da yürüttüğü savaştan, NATO’nun bugün Ukrayna’da yürüttüğü vekalet savaşına, Filistin’deki Siyonist savaşa kadar dünya devrimi için emperyalizme ve burjuva şovenizmine karşı savaşan militan enternasyonalizmin deniz feneridir. RedMed internet ağıyla birlikte, onu daha da fazla büyütmek için çaba sarfetmeliyiz ve yeni bir Zimmerwald tipi savaş ve emperyalizm karşıtı bir konferans için aramıza yeni güçler katmalıyız. Sonrasında bu güçleri çok acil ihtiyaç duyduğumuz devrimci bir Enternasyonal’e yönlendirmeliyiz.

Bu yönde ileriye doğru atılacak büyük bir adımı, dünyadaki ilk başarılı devrimin lideri olarak yolumuzu açan Bolşevik Vladimir İlyiç Lenin’in ölümünün yüzüncü yılı için 2024 yılında İstanbul’da düzenleyeceğimiz büyük uluslararası buluşmada atmalıyız. 

Çok yaşa DİP! Çok yaşa EEK!

Yaşasın Türkiye ve Yunanistan halklarının kardeşliği!

Kahrolsun emperyalizm, şovenizm ve kapitalizm!

Emperyalist savaşa karşı savaş!

Bölgemizdeki ve dünyadaki halkların özgürlüğü için kurulacak bir Sosyalist Federasyon için ileri!

Dünyayı değiştirmek için devrimci Enternasyonal’i kuralım!

EEK Merkez Komitesi

 

Rusya’dan Birleşik Komünist Parti’nin (OKP) mesajı

Devrimci İşçi Partisi önderliğine ve üyelerine

Değerli yoldaşlar!

Rusya’dan Birleşik Komünist Parti (OKP) Merkez Komitesi, kardeş Devrimci İşçi Partisi’nin (DİP) 7. Kongresini selamlar ve Türkiye komünistlerine sosyalizm ve komünizm mücadelesinde, yani ilerici ve adil bir toplum için, ülkede ve dünyada sermayenin ve emperyalizmin zulmünden kurtuluş için verilen mücadelede başarılar diler!

Bugün, artan kapitalist gericilik yıllarında, DİP, Marx, Lenin ve Trotskiy'in ilerici pozisyonlarında kalırken, ülkesinde ve dünyada işçi hareketine ve sol harekete önemli katkılar yapmaktadır. Türkiye komünistlerinin sesi, NATO blokunun gerici ve militarist politikalarına karşı ilerici güçlerin protestolarında, Avrupa Birliği ve Troyka'nın yıkıcı politikalarına eleştirilerde ve işçilerin hakları için verilen mücadelesinde duyulmaktadır. Burjuva partilerinin karakteri hakkında hiçbir yanılsama yaşamaksızın, DİP ittifaklar kurma ve demokratik değişim mücadelesinde geniş bir cephenin parçası olabilme yeteneğine sahiptir. Bugün, DİP, anti-emperyalist dayanışma ve halkların kardeşliği için Türk emperyalizmine, anti-komünist teröre ve Erdoğan Türkiye'sinin şovenist politikalarına karşı verilen mücadelenin ön saflarında yer almaktadır.

Gözlerimizin önünde başlayan kanlı Avrupa savaşı ve Ortadoğu'da yaşanan trajedi hakkındaki bizimle aynı görüşleri paylaştığı için DİP'e minnettarız. Bakış açılarımızın örtüştüğünü görmekten ve anti-emperyalist ve sömürgecilik karşıtı mücadelenin önemini aynı şekilde anlıyor olmamızdan mutluluk duyuyoruz.

Birleşik Komünist Parti militanları olarak, Türkiye’nin komünistleriyle bir ittifak ilişkisine sahip olmanın büyük bir onur olduğunu düşünüyoruz. Devrimci İşçi Partisi, kuruluşundan hemen sonra OKP'ye dostluk elini uzatan ilk partilerden biriydi. Bugünlerde, sizinle yan yana durmaktan, hatta fikri ve ideolojik olarak birlikte olmaktan mutluluk duyuyoruz ve kongrenize başarılar diliyoruz.

OKP Merkez Komitesi adına

Birleşik Komünist Parti Merkez Komitesi Sekreteri

Darya Mitina

 

Rusya Komünist Partisi’nin (RKP) mesajı

Sevgili yoldaşlar, DİP’in 7. Kongresinin delegeleri!

Rusya Komünist Partisi ve onun Yürütme Komitesi’nin üyeleri sizi dostça, yoldaşça selamlar! RKP ve DİP uzun süredir devam eden yoldaşça, kardeşçe ilişkilere sahip. Partilerimiz Hıristo Rakovski Uluslararası Sosyalist Merkezi üyesi. Uluslararası emperyalizme karşı mücadelede dayanışma içerisindeyiz. Bu mücadele zor, ortak düşmanımız her ne kadar uzun süredir üstesinden gelemediği bir krizin etkisinde olsa da hala güçlü. Fakat bizim ortak zaferimizden herhangi bir şüphemiz yok!

DİP’in 7. Kongresine başarılar dileriz!

RKP Yürütme Komitesi adına,

Sekreter Evgeny Kozlov