Faşist barbarlık İsveç’te de yükselişte

isvec

9 Eylül’de İsveç’te gerçekleştirilen seçimlerde Avrupa’da yükselen bir eğilimin yeni bir görüntüsü ortaya çıktı. Avrupa’da faşizmin yükselişinden İsveç de azade kalamadı. İsveç’in ön-faşist partisi İsveç Demokratları, oy patlaması yaparak en çok oy alan üçüncü parti konumuna yerleşti. Bu seçim sonucu partinin toplum içinde artan etkisine paralel olarak gerçekleşti. İsveç Demokratları 2000’lerin başından itibaren girdikleri her seçimde oylarını neredeyse ikiye katlayarak güçleniyorlardı. En son 2014 seçimlerinde %12 oy olan parti, bu son seçimde 1 milyonun üzerinde oy alarak, oy oranını yaklaşık %18’e çıkardı. Pek çok ankette partinin birinci sırada yer almış olması tehlikenin büyüklüğü hakkında fikir veriyor.

Hükümeti güvenoyu alamadığı için sosyal demokrat partili başbakan istifa etmek zorunda kaldı. Hükümet kurma sırası şimdi merkez sağ koalisyona geçmiş durumda. İsveç Demokratları’nın da Avusturya’da olduğu gibi hükümete dâhil edilip edilmeyeceğini göreceğiz. Ancak her durumda partinin daha etkili ve daha görünür bir politika izleyeceği ortada. Dahası, zaten kökeni itibariyle ırkçı Neonazi gruplarla bağı olan partinin sokakta kimi faşist çetelerle işbirliği yaptığına dair kuvvetli emareler var. Yaz boyunca, maskeli kişilerin organize bir şekilde yüzlerce otomobili kundaklaması “güvenlik, kanun ve nizam” kaygılarını arttırarak faşizmin elini kuvvetlendirdi. Daha önce partinin yerel teşkilatlarından Kuzeyli Direnişi adlı Nazi örgütüne para aktarıldığı ortaya çıkmıştı.

Kuzeyli Direnişi, Hitler’i yücelttiği yayınlarında verdiği kavganın kan dökülmesine sebep olacağını açık açık söyleyecek kadar pervasız bir örgüt. Daha önce ırkçılığa karşı gösterilere silahlı adamlarıyla saldıran faşist örgütün bir önceki parlamentoda İsveç Demokratları listesinden seçilen iki üyesi bulunuyordu. Kuzeyli Direnişi 2016 ve 2017 yıllarında göçmen kamplarına bombalı saldırılarda bulundu. İsveç dışına taşan örgüt Finlandiya’da da ırkçılık karşıtı eylemlere saldırılar düzenledi. İsveç’te ortaya çıkan Kuzeyli Direnişi’nin Danimarka, Norveç, İzlanda ve Finlandiya’da da teşkilatlanmaya başlamış olması, konunun ne kadar Avrupa çapında cereyan ettiğini anlatmak için biçilmiş kaftan.

Faşizm ve ön-faşist hareketler kol kola büyüyor. İsveç Demokratları ve diğer ön-faşist partiler Avrupa Birliği’ne karşı emekçilerin haklı tepkisini kendileri için bir avantaja çevirirken, bunların göçmen karşıtı politikaları da Kuzeyli Direnişi gibi açık faşist örgütlerin meşrulaşmasına zemin hazırlıyor. Avrupa ve Amerika’da sol, işçi sınıfının çıkarlarını merkeze alan sosyalist bir politika izlemedikçe, kendi emperyalist burjuvazilerinin küreselleşme borazanlığını yaptıkça ve sokakta Nazi çetelerin karşısına dikilmekten kaçındıkça faşist tehdit bertaraf edilemez.

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ekim 2018 tarihli 109. sayısında yayınlanmıştır.