Balkan Harbi (3) : Sosyalistlerin çözümü: Balkan Federasyonu

Ekim ayının 8’i, 1912’de Balkan Savaşı’nın başlamasının 100. yıldönümü oluyor. Gerçek gazetesi üç aydır, Osmanlı’nın son demlerinde büyük bir önem taşıyan, Türkiye’nin burjuva devrimine yön veren bu olayın izini sürüyor. Ağustos sayımızda, Balkan Harbi’nin genellikle “II. Meşrutiyet” olarak anılan Hürriyet Devrimi’nin “termidor”u olduğu ortaya konuluyordu. İttihat ve Terakki önderliği, bu aşamadan sonra Osmanlı’nın bütün ulusal gruplarını demokratik bir program etrafında bir araya getirmekten vazgeçecek ve Türkçü bir yönelişi benimseyecekti. Bunun dehşet verici sonuçları olacaktı: Osmanlı’nın I. Dünya Savaşı’na girmesi, sivil asker 3-3,5 milyon insanını yitirmesi; Ermeni soykırımı vb. Ardından, gazetenin Eylül sayısında büyük devrimci Lev Trotskiy’in Balkan Harbi esnasında gazeteci sıfatıyla yazdığı yazıları ele aldık. Bu üçlemenin son kısmında ise, Balkan topraklarındaki büyük çatışmalara ve farklı ulusların burjuvazisinin kan akıtılmasına yol açan ihtirasına karşılık dönemin sosyalistlerinin nasıl bir çözüm önerdiğine bakıyoruz.

20. yüzyılın başlarında, Balkan uluslarının burjuvazileri birbiriyle kapışmaya hazırlanırken, işçi sınıfının temsilcileri olan sosyalistler (hepsi şu ya da bu ölçüde Marksizmin etkisi altındaydı, hepsi İkinci Enternasyonal’le şu ya da bu şekilde ilişkiliydi) bambaşka bir yaklaşıma sahipti. Bütün Balkan ülkelerinde sosyalist partiler (o zamanki adları “sosyal demokrat” idi) arasında en güçlü yaklaşım, Balkan uluslarını bir araya getirecek bir Balkan Federasyonu’nun tek çözüm olacağı idi. 1910 Ocak ayında Belgrat’ta toplanan Balkan sosyalist partileri, programatik hedef olarak bir “Balkan Cumhuriyetleri Demokratik Federasyonu”nu benimser. Bu toplantıda Sırbistan, Bulgaristan, Romanya’nın sosyalist partilerinin ve Makedonya, Osmanlı ve Karadağ’dan sosyalist grupların temsilcileri bulunmuştur. Aynı yılın Aralık ayında da bu kez Selanik’te Sırp partisinin, Makedonya’daki çeşitli örgütlerin, İstanbul’dan Hüseyin Hilmi önderliğindeki (Türklerin yanı sıra Rum, Bulgar, Yahudi sosyalistlerini de bir araya getiren) Osmanlı Sosyalist Fırkası’nın ve Selanikli sosyalistlerin aşağıda anlatılacak olan örgütünün temsilcileri bir araya gelmiştir. Balkanlarda bir federasyon fikri o kadar ileri gitmiştir ki, bu örgütler bu toplantıyı siyasal birlik hedefine yönelik olarak yapmışlardır.

 

Trotskiy, geçen sayımızda sözünü ettiğimiz kitaptaki yazılarından birinde, bir örnek olarak Sırp ve Bulgar partilerinin ne kadar zor bir görevle boğuştuğunu anlatır:

“Bulgaristan ve Sırbistan Sosyal Demokrat partileri, Balkanlar’daki işçi hareketinin en olgun temsilcileri, dur durak bilmeden iki cephede çarpışıyor: Bir yandan, kendi hanedanlık yanlısı, şovenist kliklerine karşı, öte yandan çarlığın ve Borsalar Avrupası’nın emperyalist planlarına karşı. Balkanlar’da bir federal cumhuriyet, bu mücadelenin pozitif programı, ırk, milliyet veya devlet sınırları ayrımı olmaksızın Balkanlar’ın bütün bilinçli proletaryasının bayrağı haline gelmiştir” (Balkan Savaşları, Arba Yayınları, 1995, s. 50).

Trotskiy bu konuda kendi fikrini ise şöyle ifade ediyor:

“Ancak bütün Balkan milliyetlerinin, İsviçre veya ABD modelinde, demokratik, federal bir temel üzerinde kuracakları tek bir devlet Balkanlar’a iç barışı getirebilir ve üretici güçlerinin esaslı bir gelişimi için gerekli koşulları yaratabilir.” (s. 16)

Bu fikrin Balkan sosyalizmi içinde yayılmasında, aslen Bulgar olan, ama Romanya’da ve Fransa’da da militan mücadeleye katılan, Ekim devriminden sonra Rus partisinde yoğun faaliyet gösteren, gerçek bir enternasyonalist komünist olan Kristiyan Rakovskiy’in çok önemli etkisi olmuştur. Bu dönemde İstanbul’a yerleşmiş olan ve Osmanlı Sosyalist Fırkası ile bağları olan Parvus Efendi de Balkan Federasyonu fikrinin savunucusudur.

Osmanlı’nın sosyalistleri de!

Balkanlarda federasyon fikri, Osmanlı topraklarında da güçlü bir yankı bulmuştur. Hürriyet Devrimi’nin ana merkezi Selanik’te 1908 yılında kurulan Selanik Sosyalist İşçi Federasyonu, bu programatik hedefi benimsemiş ve açık açık savunmuştur. Önce şehrin Yahudi işçileri tarafından kurulan, ama daha sonra ısrarla Rumları, Müslümanları, Slavları ve “Dönme” olarak adlandırılan “Sabetaycı” işçileri de örgütlemeye yönelen Federasyon’un yayın organı, Sefarat Yahudilerinin dili olan Ladino dilinde Jornal de Laborador olarak adlandırılmıştır, ama dört dilde (Ladino, Rumca, Bulgarca, Türkçe) yayınlanmaktadır. Sosyalist İşçi Federasyonu işçi sınıfı içinde güç kazanmış bir örgüttür. Ayrıca, Osmanlı Meclis-i Mebusan’ında en azından bir milletvekili (Vlahof Efendi) vardır. 1910-11 yıllarına ulaşıldığında altı bine yakın taraftarı vardır. Meydanlara daha da fazla insan çıkarmaktadır.

İşte bu örgüt, Balkanlarda ulusal sorunun çözümünü doğrudan doğruya federasyon fikrine bağlamıştır. Örgütün, özellikle 1911’de İtalyan emperyalizminin Trablusgarp’a (yani bugünkü Libya’ya) saldırısı karşısında aldığı tavır çarpıcıdır. Örgüt 10 Ekim’de altı bin kişiyi, 4 Kasım’da ise sekiz bin kişiyi sokağa çıkararak anti-emperyalist bir gösteriyle İtalya’nın saldırısını protesto ederken, aynı zamanda Balkanlar’da federasyon fikrini berrak biçimde savunmuştur. Yan sütunlarımızda 4 Kasım mitinginde okunan ve yaygın olarak dağıtılan bildiriden bazı pasajları yayınlıyoruz. Bu yürüyüş için Selanik’e gelmiş olan Rakovskiy de ayrıca bu konuda, Fransızca ve Bulgarca dillerinde üç konuşma yapmıştır.

Bundan bir yıl sonra, Balkan halkları karşılıklı olarak birbirini boğazlamaya girişecekti. Genel olarak Balkan, özel olarak da Osmanlı proleter sosyalizminin federasyon programı, burjuvazinin bütün 20.yüzyıla damgasını vuracak kana susamış milliyetçilik programına karşı insanlığa erkenden yapılmış bir enternasyonalizm çağrısı olarak tarihte yerini alacaktır.

Osmanlı sosyalistlerinin Balkan Federasyonu çağrısı

“Selanik Sosyalist İşçi Federasyonu’nun düzenlediği ve 4 kasım günü Selimiye meydanında yapılan mitinge katılan ve sayıları 8.000’e ulaşan Selanik’li sosyalist yurttaşlar ve işçiler:

 

I – İtalyan hükümetinin, el altından kapitalist Avrupa’nın büyük güçlerinin de rızasını alarak (…) giriştiği eşkiyaca eylemini (…) göz önüne alarak;

a) Genel olarak Avrupalı güçlerin, özel olarak da İtalyan hükümetinin emperyalist siyasetini protesto eder;

b) Osmanlı proletaryasının, dünya proletaryasıyla birlikte genel olarak savaşa ve de bugünkü çatışmanın Balkanlarda doğurabileceği muhtemel kargaşıklara karşı mücadele iradesinin kesin ve kararlı olduğunu bildirir; ve

(…)

Balkan halklarının işçi kitlelerini bir demokratik federasyonun çatısı altında birleşmeye götüren dayanışma bağlarını sıkılaştırmak için çalışmayı kararlaştırır,

c) Balkan halklarının kültürel ve siyasal bağımsızlıklarının tam gelişmelerini sağlayacak olanakları yalnızca ve yalnızca bir Balkan Konfederasyonunda bulacaklarını savunur,

d) Balkanlar proletaryasını ve uluslararası proletaryayı; gelecekte demokrasi ve proletaryanın ilerlemesini, Balkanlar’da barışı ve de dünya proletaryasının kurtuluşu amacını güden sınıf mücadelesinin başarıyla yürütülmesi güvencesini sağlayacak olan bu fikrin gerçekleştirilmesi için mücadeleye çağırır.”

George Haupt/Paul Dumont, Osmanlı İmparatorluğu’nda Sosyalist Hareketler, Gözlem Yayınları, İstanbul, 1977, s. 135-36.

 

Osmanlı sosyalistlerinin Balkan Federasyonu çağrısı

“Selanik Sosyalist İşçi Federasyonu’nun düzenlediği ve 4 kasım günü Selimiye meydanında yapılan mitinge katılan ve sayıları 8.000’e ulaşan Selanik’li sosyalist yurttaşlar ve işçiler:

 

I – İtalyan hükümetinin, el altından kapitalist Avrupa’nın büyük güçlerinin de rızasını alarak (…) giriştiği eşkiyaca eylemini (…) göz önüne alarak;

a) Genel olarak Avrupalı güçlerin, özel olarak da İtalyan hükümetinin emperyalist siyasetini protesto eder;

b) Osmanlı proletaryasının, dünya proletaryasıyla birlikte genel olarak savaşa ve de bugünkü çatışmanın Balkanlarda doğurabileceği muhtemel kargaşıklara karşı mücadele iradesinin kesin ve kararlı olduğunu bildirir; ve

(…)

Balkan halklarının işçi kitlelerini bir demokratik federasyonun çatısı altında birleşmeye götüren dayanışma bağlarını sıkılaştırmak için çalışmayı kararlaştırır,

c) Balkan halklarının kültürel ve siyasal bağımsızlıklarının tam gelişmelerini sağlayacak olanakları yalnızca ve yalnızca bir Balkan Konfederasyonunda bulacaklarını savunur,

d) Balkanlar proletaryasını ve uluslararası proletaryayı; gelecekte demokrasi ve proletaryanın ilerlemesini, Balkanlar’da barışı ve de dünya proletaryasının kurtuluşu amacını güden sınıf mücadelesinin başarıyla yürütülmesi güvencesini sağlayacak olan bu fikrin gerçekleştirilmesi için mücadeleye çağırır.”

George Haupt/Paul Dumont, Osmanlı İmparatorluğu’nda Sosyalist Hareketler, Gözlem Yayınları, İstanbul, 1977, s. 135-36.

Sosyalist İşçi Federasyonu sekreterinin miting hakkında Enternasyonal’e raporu

“(…) Federasyonumuzun çağrısını bütün sendikalar cevapladı ve topalntıdan önce ve sonra yapılan büyük yürüyüşe onbin kadar işçi katıldı. Sofya’dan özel olarak gelen Dr. Kristian Rakovski SEBK [Sosyalist Enternasyonal Başkanlık Kurulu] adına Fransızca konuştu. Milletvekili yoldaşımız Vlahof Türkçe konuştu. Öteki konuşmacılar Bulgarca ve Ladinoca söz aldılar. Konuşmacılar büyük bir coşkunlukla alkışlandılar ve ilişikte bir suretini bulacağınız karar bildirisi oybirliğiyle onaylandı.

Kardeşçe selamlar

Sekreter Jozef Hazan”

George Haupt/Paul Dumont, Osmanlı İmparatorluğu’nda Sosyalist Hareketler, Gözlem Yayınları, İstanbul, 1977, s. 134.

 

Bu yazı Gerçek Gazetesi'nin Ekim 2012 tarihli 36. sayısında yayınlanmıştır.