Yeni “asker gazetesi”: Taraf

11 Aralık 2009'da “PKK İki Halkın da Düşmanı” sürmanşetiyle çıkan Taraf, o güne kadar kendisine bel bağlayan sol liberalleri üzmüştü. AKP'nin ileri demokratik ataklarının Kürt açılımı bölümünden çok umutlanan, çoğunluğu Taraf'ta toplanmış liberallerin Kürt sorununun çözümü için “canhıraş” gayretlerinden çok duygulanan sol liberallerin bu sürmanşet üzerine gazeteden uzaklaşacakları beklenebilirdi. Ancak, gazete sonrasında da Kürt halkına karşı polisi kollayan, devletin şiddet kullanmasını bir “hak” sorunu düzeyinde ele alan, Kürt mücadelesini Ergenekon'a bağlamaya çalışan haberler yapmasına rağmen sol liberaller Taraf’tan uzaklaşmadı. Hatta bir-iki güzel söz söylediği için Tarafçı liberaller bir kez daha Kürt halkının dostu gibi pazarlandı.

Taraf gazetesinin Kürt halkının değil AKP'nin dostu olduğu iki gün önceki çatışmaların ardından bir kez daha kanıtlandı. Çukurca'da yaşanan çatışmaların ertesi günü çıkan Taraf, “Barış Öldü” manşetiyle, Kürt halkına süper demokratik bir barış anlaşması öneren iyi niyetli AKP'ye karşı bu çatışmayı bir savaş ilanı olarak niteliyor ve lanetliyor. Aynı gün “Kürtlerle Değil” başlıklı başyazısında Ahmet Altan şöyle diyor: “Demokratik özerkliğin açık açık tartışılabildiği, ‘federasyon’ isteyen Kürt liderlerin bu isteklerini rahatça dile getirdiği bir ortamda, savaşa hiç gerek yoktu.” PKK savaşı bu kadar arzularken, AKP'nin “Türklerin baskısı altında” operasyon yapmak “zorunda kalacağını” söyleyen Altan, Kürt halkını da PKK'den hesap sormaya çağırıyor: “Kürt halkı, PKK'nın kendisine bir cehennem müjdelemesini mi bekliyordu?” Uzun ateşkes dönemi boyunca öldürülen onca gerillanın ve sivilin hayatını önemsiz gördüğü anlaşılan, bu konularda devleti eleştirmeyi aklına bile getirmeyen Altan, devletin kendisine biçtiği misyonu çok iyi bildiğinden, Kürt hareketini barışın yapılamamasının baş sorumlusu ilan ederek, hareketi Kürt halkı nezdinde itibarsızlaştırmaya çalışıyor.

Ahmet Altan bir gün sonraki yazısında sorunun silahla değil siyasetle çözüleceğini, ancak Kürt hareketinin silahta ısrar ettiğini söylüyor. Onlarca seçilmiş belediye başkanının, altı tane seçilmiş milletvekilinin ve yüzlerce BDP'linin hapiste tutulduğu böyle bir ortamda bunları yazmak Ahmet Altan'ın kime taraf olduğunu şüphesiz ki açıklıyor.

Altan bunları yazarken, Taraf'ın süperstarı Mehmet Baransu da sosyal medya alanlarında dönüp dönüp artık her şeyin değiştiğini, PKK'lilerin bundan sonra “yüzer yüzer öldürüleceğini” yazıyor. “Derin yazar” Emre Uslu ise, sınırötesi operasyondan önce, Hakkari'de bulunan üç terör kampının yok edilmesi gerektiğini vurgulayarak orduyu uyarıyor. 19 Ağustos günü Taraf'taki köşesinde “Devlet bu kez meşru savunmada” başlıklı bir yazı yazan Kurtuluş Tayiz, geçmişte Kürtlerin devlet zulmü altında inliyor olmasının, PKK'nin şiddetini “mazur gösterdiğini” söyleyerek şöyle devam ediyor: “Ancak bugün devlet, aynı devlet değil. Türkiye de hâlâ aynı Türkiye değil. Eskiden farklı olarak Türkiye’de büyük bir siyasal dönüşüm yaşanıyor. Eski devlet tasfiye edildi ve bugün o eski devletin kadrolarının çoğu rütbelerine bakılmaksızın tutuklanarak hapse gönderildi.” Devletin değiştiğini, ordunun değiştiğini ve doğal olarak “anlayışın” değiştiğini söyleyen Tayiz, PKK'nin bu devlete karşı uyguladığı şiddetin “mazur görülemeyeceğini”, bundan böyle asıl olarak devletin şiddetinin “meşru” olarak kabul edilebileceğini savunuyor. PKK'nin şiddetini “mazur” gören akıl, devlete gelince “meşru”luğa sıçrıyor. Tamamen İslamcı burjuvazinin “siyaseti kullanma kılavuzu”nun takibinde bir Kürt sorunu tablosu çizen Tayiz, Taraf'ın durduğu yeri dosta düşmana gösteriyor.

Kendi yazarlarının ağzından Taraf'ın ve onun liberallerinin Kürt halkına “koyduğu mesafeyi” göstermiş olduk. Bütün bunlar ortadayken kimse Taraf'ın demokratlığından ve barış çabasından bahsetmesin. Kürt halkının yanında olduklarını iddia eden sol liberallerin kimi, gazeteye her gün köşe yazısı yazıyor. Kimi, gazetede “Taraf okurları derneği'nin katkısıyla” açıklamalı ilanlar yayınlıyor. Kimi, gazetenin Her Taraf isimli köşesini kendi kürsüsü gibi kullanıyor. Bunların Taraf'la aralarındaki mesafeyi sorgulamalarının vakti geldi geçiyor. Baştan aşağıya bir operasyon gazetesi olan Taraf'a güç verip, Kürt halkının yanındayız demek artık daha da zor.