Şike yapma, grev yap!

“Haydi canım, bu kadar zengin insanlar sendikayı ne yapsın?” diyenler mi var? Emekçilerin bütünüyle suskun olduğu sanılan ABD’ye baksınlar. O ülkede en popüler spor dallarında (Amerikan futbolu, beyzbol, basketbol, buz hokeyi vb.) sporcular sendikalı. Ve daha güzeli: basketbolda (NBA) ve Amerikan futbolunda (NFL) şu anda patron-işçi mücadeleleri doruğuna çıkmış durumda. 30 Haziran’da NBA patronları, oyuncuların ücretlerine tavan getirmek amacıyla lokavt ilan etti! Yakında NFL’de grev bekleniyor!

Türkiye şike öyküleriyle, gözaltılarla, tutuklamalarla çalkalanıyor. Gelecek futbol sezonunun üzerinde hayaletler dolaşıyor. Fenerbahçe-Beşiktaş maçı erteleniyor, çünkü hem ligin hem de kupanın üzerine gölge düştü. Her iki takımın da kupalarını şike sayesinde aldığına dair göstergeler var.

Şikeyi düzenleyen elbette kulüp yönetimleri. Aracılık yapsın ve anlaşmalara uyulmasını gözetlesin diye mafyanın adamlarına da iş çıkıyor anlaşılan. Ama eninde sonunda futbolcular şikeye karışmasa, şike diye bir kurum olmaz.

Peki futbolcu ya da başka dallarda şike olduğunda daha genel olarak sporcu bunu neden yapıyor? Daha büyük ekonomik olanaklara kavuşmak için. Toplumda yoksulluk ve açlık kol gezerken, yüz binlerce ya da milyonlarca lira transfer ücreti alan sporcuların bu hırsı, geniş halk kitlelerine elbette şaşırtıcı gelecektir. Ama unutmamak gerekir ki, spor sadece gençken yapılıyor. Üstelik bunun her an hastalanarak, hatta sakat kalarak sporu bırakma riski boyutu da var. Şike spor ahlakına bütünüyle aykırı bir yöntem, ama arkasında yatan saiki anlamak olanaklı. Başka meslek dallarında daha fazla kazanmak isteyenleri anlayışla karşılayanlar bile sporculara bu hakkı tanımamak eğiliminde.

Ama genç bir sporcunun spor hayatının sürdüğü hayatının baharında mümkün olduğunca daha fazla kazanmasını olanaklı kılan tek yol sporu mahveden şike değil ki! Sporcular çok yüksek düzeylerde de olsa ücretli emekçiler olduğuna göre, sendika kurabilirler, toplu pazarlık yapabilirler, gerekirse greve gidebilirler.

“Haydi canım, bu kadar zengin insanlar sendikayı ne yapsın?” diyenler mi var? Emekçilerin bütünüyle suskun olduğu sanılan ABD’ye baksınlar. O ülkede en popüler spor dallarında (Amerikan futbolu, beyzbol, basketbol, buz hokeyi vb.) sporcular sendikalı. Ve daha güzeli: basketbolda (NBA) ve Amerikan futbolunda (NFL) şu anda patron-işçi mücadeleleri doruğuna çıkmış durumda. 30 Haziran’da NBA patronları, oyuncuların ücretlerine tavan getirmek amacıyla lokavt ilan etti! Yakında NFL’de grev bekleniyor!

Dudak bükmeyin. Evet, ülkenin en popüler spor dalı olan Amerikan futbolunda normal yıllık ücret 800 bin dolar civarında. (15 milyonluk süper yıldızlar istisna.) Ama spor sahasında savaşı taklit eden, oyuncuların beyin sarsıntısı geçirmemek için kasklarla oynamak zorunda olduğu bu şiddet dolu sporda, bir oyuncu ortalama kaç sezon oynayabiliyor, biliyor musunuz? Üç buçuk! Yani ortalama oyuncunun büyük yeteneği sayesinde hayatı boyu elde edeceği ücret 3 milyon dolar! Bunu hayat boyu yaşanacak ortalama ay sayısına bir bölün, ondan sonra küçümseyin grevi. (Merak ediyorsanız söyleyelim: 50 yıl daha yaşarsa ayda 5 bin dolara geliyor. Süper zengin sayılmaz, değil mi?) Hem daha önemlisi, sendikanın üzerinde en çok durduğu konulardan biri de sporcuların oynamayı bıraktıktan sonraki sigorta hakları.

Her durumda, şike yerine grev yapmanın insanı, emekgücünü satarak yaşayan namuslu milyonlara yaklaştıracağında kuşku mu var?

İşçi mücadelelerinde 60’lı ve 70’li yıllarda dünyaya örnek olacak bir canlılık gösteren, Zonguldak’ların, Tekel eylemlerinin ülkesi Türkiye ve bugün İMF-AB-Avrupa Merkez Bankası troykasına ve onların ortağı Yunan burjuvazisine karşı muazzam bir sınıf mücadelesi veren komşumuz Yunanistan şike skandalleriyle sarsılıyor. İşçi hareketinin son otuz yıldır üst üste yenilgiler aldığı ABD’de milyoner oyuncular greve gidiyor.

Nerede basınımız? Neden NBA’de yaşanan büyük mücadelede Hidayet’in, Mehmet’in, Ersan’ın, Semih’in, Ömer’in nasıl militanca mücadeleye hazırlandıklarını anlatmıyorlar? Yoksa kayıtsız mı NBA’in Türkiyeli oyuncuları bu mücadeleye?

Ne dersiniz, yaşanan şike olaylarından porfesyonel futbolcularımızın çıkaracağı ders açık değil mi? Fener’i, Beşiktaş’ı, Galatasaray’ı, Trabzon’u, Diyarbakır’ı, Bursa’sı, Sivas’ı ve bütün Anadolusu ile, haydi oyuncular, emekçiler olarak örgütlenmeye! Sendikaya, toplu iş sözleşmesine, gerekirse greve!