Filistin halkı katliamlara rağmen işgalci İsrail’e meydan okumayı sürdürüyor!

Filistinlilerin geçtiğimiz Cuma günü başlattıkları Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü devam ediyor. Topraklarının çok büyük bir bölümü Siyonist İsrail’in işgali altında bulunan Filistinliler, Siyonistlerin yürüyüşün ilk gününde onlarca Filistinliyi katletmiş olmasına aldırmadan, topraklarını ve onurlarını korumak için geçtiğimiz Cuma günü de yine işgalcinin emperyalizmin himayesi altında çizdiği uydurma sınıra yürüdüler, işgale meydan okudular.

Geçtiğimiz hafta 17 silahsız Filistinli eylemcinin keskin nişancılar tarafından alçakça katledilmesinin ardından, dünya basınının Siyonizm-emperyalizm dostu ana akım organları, Filistinlilerle İsrail arasında “çatışmaların” yaşandığını söyleyen haberleriyle bir ahlaksızlık korosu kurdu. Bu koro, eylemlerin ikinci Cuma günü için Filistinlilerin binlerce otomobil lastiğini ateşe vererek kendilerini keskin nişancılardan koruyacaklarını açıklamasının ardından, bu sefer de “çevre kirliliği” şarkısını söylemeye koyuldu. Oysa, Filistinlilerin yaktıkları binlerce lastiğin dumanı da, gözü dönmüş Siyonist katillerin 9 Filistinliyi daha katletmesine, binden fazlasını da yaralamasına mani olamadı. Bir önceki Cuma’da olduğu gibi, Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü’nün bu Cumasında da, yaralananların büyük çoğunluğu ateşli silahlarla vurulmuş bulunuyor. Siyonist ordu ise, kendilerine taş atıldığı için bu insanlara ateş ettiğini söylemekte bir beis görmüyor. Ne de olsa alçaklık, Siyonizmin göbek adı.

Erdoğan ve AKP iktidarı, ABD elçiliği Kudüs’e taşıyacağını söylediğinde, hiç bir işe yaramayan çıkışlarla günü kurtarmıştı. Aynı tutum devam ediyor. Suriye’de ABD ile işbirliğini, Akdeniz’de Filistin’den çalınan gazın naklini hayal eden birinden, bundan daha fazlası beklenemezdi elbette. Şimdi 17 kişi Gazze sınırında katledildikten sonra bir kez daha bağırıp çağırdı kendisi. Bu hafta 9 kişi daha öldü. Muhtemelen biraz daha çıkışır. Siyonist elçiyi kovmak, Siyonistlerle ticareti sonlandırmak, akademik, kültürel vb ilişkileri kesmek de bir alternatif. Filistinliler de bunu istiyor. Ama bir türlü gündeme getirilmiyor. Çünkü bunu yapmak, “reis” olmaktan ötesini, anti-Siyonist, anti-emperyalist olmayı gerektirir. Bunlar, Erdoğan’da bulunmayan hasletler!

Filistinliler, 15 Mayıs Nekbe gününe kadar eylem ve etkinliklerini sürdürecekler. Karşılarında korkakça kıçlarını dayadıkları kum tepelerinin ardından kendilerine bakan keskin nişancılara inat Filistin bayrağını korkusuzca sallayan Filistinlilere baktıkça bizim gözlerimiz doluyor, Siyonist işgalciye karşı kinimiz daha da artıyor. Bu halkın mücadelesi, mezhepçilikle, milliyetçilikle, emperyalizm yardakçılığıyla, katliamlarla ve işgallerle harmanlanmış bölgede umut ışığı olmaya devam ediyor.