Ön-faşizmin Kahlenberg ruhu

“Muhteşem yüzyıl”ın en önemli başarısızlığı 1529 Viyana kuşatmasında Kanuni’nin ordularının Viyana kapılarından dönmesi olmuştu. Bir buçuk yüzyıl sonra IV. Mehmet döneminde Osmanlı şansını bir daha denedi. Bu İkinci Viyana Kuşatması’nda belirleyici muharebe, 1683 yılında Viyana yakınlarındaki Kahlenberg tepesinde yapıldı. Osmanlı yine kaybetti.

Tarihi kindarlık, sadece Türkiye’de moda değil. Faşist hareketin tamamlanmamış bir biçimi olan ön-faşizm de Avrupa’da aynı kindarlığı güdüyor. Çok değil, daha Şubat ayında Hollanda’da yapılan seçimlerde ikinci parti olan, adı komik, kendisi trajik Özgürlük Partisi’nin başkanı Geert Wilders politikasını Türk göçmenlere saldırı üzerine kurmuştu. Şimdi Avusturya’da onun adaşı Avusturya Özgürlük Partisi’nin (ÖVP) koalisyon ortağı olduğu yeni hükümet de aynı kindarlığı güdüyor. Yeni Avusturya hükümetinin kuruluşu, Kahlenberg tepesinde ilan edildi!

Hükümet, Avusturya’nın geleneksel sağ partisi olan Halk Partisi’nin 31 yaşında dünyanın en genç başbakanı olan lideri Sebastian Kurz tarafından ön-faşist ÖVP ile birlikte kuruldu. Kurz’un partisi seçimlerde yüzde 32 ile ilk sırayı alırken, ÖVP de yüzde 26 ile üçüncü olmuştu. (İkinci sırada sosyal demokratlar var.) ÖVP, küçük ortak ama aldığı bakanlıklar hayra alamet değil: partinin lideri Başbakan Yardımcılığını alırken, dışişleri, içişleri, savunma gibi “iç kabine” sayılabilecek belirleyici bakanlıklar bu partiye gidiyor. Bundan tam bir yıl önce yapılan cumhurbaşkanı seçimini Yeşiller’den bir adaya karşı kıl payı yitirmiş olan ÖVP adayı Norbert Hofer de bakan koltuğuna oturuyor.

Yeni hükümetin ana davası elbette işçi sınıfına saldırı. Ama bu saldırıyı başarıya ulaştırabilmek için ırkçılığı, Müslüman ve Türk karşıtlığını tırmandıracak. Hükümet karşıtı cepheden gelen tepkinin zayıflığı ise ön-faşizmin Avrupa’da ne kadar büyük bir mesafe kat etmiş olduğunun kanıtı. ÖVP, Avrupa’nın ön-faşist partileri arasında “köklü” olanlarından biri. Artık hayatta olmayan tarihi önderi Jörg Haider yönetiminde 2000 yılında da hükümete girmişti. Ama o zaman Viyana sokaklarını 150 bin kişi doldurmuştu. Şimdi ise Kahlenberg açıklamasının ertesi günü sadece 5 bin kişilik bir gösteri yapıldı!

Yeni Avusturya hükümeti sadece kendi ülkesinde değil, Avrupa çapında ve dünyada yeni gelişmelerin habercisidir. Bu ülkede bir faşizme geçiş dönemi hükümeti kurulmuş bulunuyor. Faşizmin hâkimiyetinin sona erdiği 1945’ten beri yaşlı kıtada koalisyon ortağı olarak iktidara geldiği ilk ülke 2014 Maydan olaylarından sonra Ukrayna olmuştu. Ama Ukrayna, SSCB’nin yıkılmasının ardından krizlerle sarsılan bir Doğu Avrupa ülkesiydi. Şimdi ön-faşizm Batı Avrupa’nın yüreğinde, burjuva uygarlığının incilerinden biri olan Viyana’da iktidar ortağıdır! Tehlike, görmek isteyene her gün yüzünü başka türlü gösteriyor. Faşizmin kazanıp kazanmayacağı işçi sınıfı güçlerinin politikasına bağlı olacaktır.

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ocak 2018 tarihli 100. sayısında yayınlanmıştır.