Bel Karper’e sendika girecek! Bel Karper grevi kazanacak!
Tekirdağ Çorlu’da Türkgücü Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Fransız emperyalizminin şirketi, hepimizin “gülen inek” diye bildiği üçgen peynirlerin üretildiği Bel Karper fabrikasında grev birinci ayını geri bıraktı. 2015 yılında Tek Gıda-İş sendikasının yetkiyi almasının üzerine fabrika yönetimi yetkiye itiraz etmiş, altı yıl süren dava işçilerin haklılığını ve sendikanın yetkisini tescil etmişti. Sendika ile görüşme masasına oturmayı reddeden fabrika yönetimi sadece bununla yetinmedi, baş temsilciyi işten çıkardı, 12 işçiyi de ücretsiz izne gönderdi. İşçilerin kararlı direnişi ile 12 işçi işbaşı yaptırıldı ancak patronun sendikayı tanımaz tutumu ve baş temsilciyi işe geri almaması grev iradesinin ortaya çıkmasına sebep oldu.
Bel Karper’de 17 Mayıs’ta başlayan grev ilk ayını geride bırakmış durumda. Fabrika yönetimi grev kırıcılıkla, grevdeki işçinin işi başka bir işçiye yaptırılamayacağı halde yasadışı şekilde depoda çalışan taşeron işçileri, beyaz yakalıları üretime çekerek kör topal da olsa üretimi devam ettirmeye çalışıyor. Siyah camlı, perdeli araçlarla içeriye gizlice işçi sokmaya çalışıyor. İşçilerin fabrika giriş çıkışlarını keserek, araçların içini kontrol etmek istemesi üzerine ise Bel Karper yönetiminin imdadına jandarma yetişti. Jandarmanın müdahale tehditleri karşısında geri adım atmayan işçiler, araçların kontrol edilmesinin ardından yolu açtı. Sözde işi çözmek için fabrikaya gelen kaymakam ise bir yandan tansiyonu düşürmek amacıyla grev kırıcılığa karşı denetim yapacakları gibi vaatler ileri sürerken diğer yandan grevci işçileri ve sendika temsilcilerini isterse pandemi gerekçesiyle grevi yasaklayabileceği şeklinde tehdit etmekten de geri durmadı.
Bel Karper grevi kararlılıkla sürerken aynı zamanda bir okul işlevi de görüyor. İşçiler fabrika önüne gelenlerden kimin işçinin kimin sermayenin yanında saf tuttuğunu kendi deneyimleri ile bizzat görüyor. Bel Karper işçisi ekmeğini büyütmek için mücadele ediyor. Ama aynı zamanda bu mücadele sendikalaşma ve örgütlenme hakkını savunduğu ölçüde bir hürriyet mücadelesidir. Yaşasın Bel Karper işçisinin ekmek ve hürriyet mücadelesi! Yaşasın Bel Karper grevi!
