Kadın istihdam yasa tasarısı kadınlara değil sermayeye müjde!

Kadın Emeği Platformu'nun çağrıcılığında bugün İstanbul Ticaret Odası önünde basın açıklaması yapan kadınlar "doğum izni ve yardımı müjdesi" denen ama bunun aslında erkek egemenliği ve sermayenin kadın düşmanı bir operasyon olduğunu söylediler.

 
Basın açıklamasından başlıklar şöyle:
 
"Kadın İstihdam paketi TİSK, TÜSİAD, TOBB gibi patron kuruluşlarının yıllardır talebi olan, zaman ve içerik olarak esnek, kısmi, keyfi çalışma kuralları tabi olacak daha ucuz ve daha güvencesiz çalışan ihtiyacını karşılayacak bir düzenlemedir.
 
Çocuk bakım izinlerinin, hiçbir hak kaybı ya da part-time çalışma dayatması olmaksızın, erkeklerle eşit hak ve sorumluluklarla düzenlenmesi gerekmektedir. Çocuk bakım sürecine katılabilmeleri için çalışan babalara (annelere devretmeleri mümkün olmayacak şekilde) minimum bir çocuk bakım izni verilmelidir.

Aile içinde kadın-erkek eşitsizliğinin ortadan kalkması, bakım hizmetlerinin kadının sorumluluğu olmaktan çıkarılması ve çocuklu-çocuksuz özgür bireylerden oluşan bir toplum için politikalar hayata geçirilmelidir. Bu model içerisinde eğitim ve sağlık sisteminin yeniden organize edilmesinden; çocuk, engelli, yaşlı bakım sorumluluğunun devlet/özel sektör ve toplumla birlikte üstlenilmesine dek birey olarak kadınları hak ve özgürlük temelinde destekleyen politikalar geliştirilmelidir.

Kapatılan tüm kamu kreşleri açılmalıdır.Kadın/erkek olmasına bakılmaksızın, en az 50 işçi çalıştıran kamu/özel tüm işyerlerinde ücretsiz, (vardiya koşulları dikkate alınarak gerektiğinde 24 saat açık) bakım evleri ve kreşler açılması zorunlu olmalıdır. Diğer çocuklu bireyler için her mahalleye ihtiyacı karşılayacak kadar kreş açılması amacıyla devlet kendisi girişimde bulunmalı, belediyelere yasal zorunluluk getirilmeli, 50’den az işçi çalıştıran işverenler de bu mahalle kreşlerine destek olmakla yükümlü olmalı, yurttaş girişimleriyle yaratılacak kreş kooperatifleri vb. alternatif çözüm arayışları özendirilmelidir.

Kadın ve erkek çalışanların, kendilerine ve ailelerine zaman ayırabilmeleri için yasal günlük/haftalık çalışma süreleri günde en fazla 7, haftada en fazla 35 saate indirilmeli, toplu iş sözleşmeleri ile (hiçbir yasal hak kaybına izin verilmeksizin) daha altında süreler kararlaştırılması özendirilmelidir.

Amaç, gerçekten istihdamda kadın-erkek eşitliğini sağlamak ise, kadın ve erkek emekçilerce hiçbir biçimde kabul edilmeyecek bu düzenlemeler çöpe atılmalı, erkek egemenliğini koruyan, güçlendiren tüm düzenlemelerden vazgeçilmelidir. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün Annelik Koruması Sözleşmesi ILOC183 ve Ev İşçilerine İnsana Yakışır İş Sözleşmesi ILOC189 imzalanmalıdır. Çalışma hayatının tüm alanlarında (tüm iş ve mesleklerde ve her yönetim kademesinde) kadınlarla erkeklerin eşit yer alması sağlanmalıdır."

Basın açıklaması sırasında “Eş değer işe eşit ücret”, “AKP elini emeğimden, bedenimden çek”, “Üç çocuk değil, kreş istiyoruz”, “Kadınlara değil, sermayeye müjde” sloganları atıldı. Basın açıklamasının ardından Kadın Emeği Platformu’nun çıkardığı ve pakete dair gerçeklerin anlatıldığı broşürün dağıtımı yapıldı.