Tek Gıda-İş’ten olağan genel kurulda olağanüstü karar: Yeni yönetime Türk-İş’ten ayrılma yetkisi!

Tek Gıda-İş Sendikası 16. Olağan Genel Kurulu’nu sendikanın İstanbul 4. Levent’te bulunan genel merkezinde gerçekleştirdi. Genel kurulun statüsü olağan olsa da gündemi olağanüstüydü. Tekel direnişinden bu yana Türk-İş yönetimiyle sorunlar yaşayan Tek Gıda-İş, 67 yıldır kurucu üye olarak yer aldığı Türk-İş’ten ayrılma kararını genel kurul delegelerinin görüşlerine sundu.

Yeni yönetime oybirliği ile Türk-İş’ten ayrılma yetkisi verildi

Yapılan oylama sonucunda oy birliği ile Türk-İş’ten ayrılma yetkisi genel kurul tarafından seçilecek yönetim kuruluna verildi. Tüm genel kurul boyunca Türk-İş yönetimlerinin işçi mücadelelerine destek vermekten imtina eden tutumu ve giderek AKP iktidarının destekçisi konumuna düşmesi eleştirildi. Türk-İş Konfederasyonu adına genel kurula katılan Koop-İş Genel Başkanı Eyüp Alemdar, birlik beraberlik çağrısı yapsa da, eleştirilere tatmin edici bir cevap vermediği için sözleri boş bir temenni olarak kaldı.

Kıdem tazminatına dokunmak genel grev sebebi

Genel kurulda sık sık kıdem tazminatını savunmak için genel greve hazırlık çağrısı yapıldı. Türk-İş’in bu doğrultudaki kararı hatırlatıldı. Genel Başkan Mustafa Türkel, muğlak bir “kırmızı çizgi” ifadesinin yeterli olmayacağını vurguladıktan sonra delegelere seslenerek herhangi bir şekilde kıdeme dokunan bir yasa gündeme gelirse şalteri indirip en yakın fabrikaya yürüme çağrısı yaptı. Türkel’in çağrısı alkışlarla ve coşkuyla onaylandı.  

Direnen Cargill işçileri genel kurul kürsüsüne çıktı

Tek Gıda-İş’e üye oldukları için işten atılan ve 438 gündür direnen Cargill işçileri de kürsüden delegelere ve katılımcılara seslendi. İşçiler adına konuşan örgütlenme uzmanı Suat Karlıkaya, Cargill işçilerinin Tekel’den, Sütaş’tan, Nestle’den gelen direniş geleneğini sürdürdüklerini ve bu mücadelenin gelecek mücadelelere de örnek olması gerektiğini söyledi. Cargill işçileri alkışlarla çıktıkları kürsüden, sloganlarla indiler. Genel Kurul’a katılan uluslararası gıda sendikaları konfederasyonu IUF temsilcisi Sarah Meyer yaptığı konuşmada Cargill işçilerinin işe iadesi ve sendikal hakların tanınması için uluslararası bir işçi seferberliği içinde olduklarını aktardı.

Patron temsilcileri de genel kuruldaydı

Tek Gıda-İş sendikasının örgütlü olduğu işyerlerinin patron temsilcileri ve Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsilcisi de genel kurul salonunda yer aldılar. TİSK temsilcisi kıdem tazminatının sürekli masada olması gerektiğini özellikle vurguladı. Patronlar adına yapılan bu vurgu, bizim sendikalara yaptığımız “masaya gitmeyin” uyarısının ne kadar haklı olduğunun bir göstergesi oldu. Öte yandan Genel Başkan Mustafa Türkel’in kıdem tazminatının patronların da çıkarına olmadığını söylemesi, Türkiye’de demokrasi ve hukukun gelişmesini yabancı yatırımların ve mülkiyet hakkının güvencesi olması dolayısıyla savunması, sık sık sendikal örgütlenmeyi iş barışının bir unsuru olarak öne çıkartması, direnişçi işçilerin salona yaydığı sınıf mücadelesi ruhuyla ve bizzat Türkel’in kıdem tazminatını savunmak için yaptığı genel grev çağrısıyla çelişki içindeydi.

Zorlu bir mücadele dönemine girildi: Tek çözüm işçilerin birliği!

Tek Gıda-İş pek çok haklı eleştiriyle Türk-İş’e karşı bir isyan bayrağı açmış durumda. Ayrılma kararı oy birliği ile alındı ancak henüz uygulamaya geçmiş değil. Bu kararın Türk-İş’teki suskunluğu ve sessizliği yırtabilmesi için bu sese Türk-İş’e yönelik benzer eleştiriler yapan diğer sendikaların da sesini katması gerekiyor. İşçi sınıfının çıkarları açısından bu çıkışın başarılı olabilmesi için ayrışmayla değil Türk-İş’in sarsılıp kendine gelmesiyle, Türk-İş’in tepesine çöreklenmiş bürokratların hesap vermesiyle sonuçlanması gerekiyor. Bunu sağlamak sadece genel kurul kararlarıyla mümkün olmayacaktır. Türk-İş üyesi tüm öncü işçilerin omzunda önemli bir sorumluluk bulunmaktadır.