Metal Fabrikalarından Haberler

Birlikte olursak daha güçlü oluruz!

Çalıştığımız fabrikada işçiler arasında kısa bir süre önce küçük bir tartışma çıktı. İzmirli Manisalı diye oldukça basit bir nedenle birkaç arkadaşımız birbirine girdi. Ancak kavga büyümeden tatlıya bağlandı. Ancak patron bunu bir fırsat bildi ve kavgaya karışan karışmayan dört arkadaşımızı işten attı. Hiçbirimiz böyle bir şey beklemiyorduk. Zira fabrikalarda bu tarz kavgalar her zaman olur. Ancak bir süredir işçiler birlikte hareket edip hakları için ses çıkartmaya başladıkları için patron bunu fırsata çevirmek istedi. Birkaç işçiyi işten attırıp geridekilere bir korku salmak istedi. Ancak umduğunu bulamadı. Zira arkadaşlarımızın işten atıldığını öğrendiğimiz an bizler de işi durdurduk ve arkadaşlarımız bu şekilde atılırsa bizlerin de işi bırakacağını söyledik. Patron hiç böyle bir tepki beklemiyordu. Sonuçta birçok arkadaşımızla işten ayrıldık. Ancak patron amacına ulaşamadı. İşleri aksadı ve içeride çalışan işçilere önceye nazaran daha iyi davranmaya başladılar. Zira buna benzer bir tepkiye bir daha karşı koyamayacağını biliyor. 

Memleketçilik, mezhepçilik, milliyetçilik işçiyi bölen hastalıklardır. Böylesi bir nedenle işten atılmak doğru değil biliyoruz. Ancak bu kötü duruma rağmen işçilerin birlikte hareket etmesi patronların planlarını alt üst edebiliyor. Tüm bu hastalıklara karşı daha fazla birlik gerek. Ayrıca birlik içinde patrona karşı bu tarz tepkisel hareketler işçilerin birbirlerine olan güvenini artıracaktır. Biz bugün yenilmedik, daha güçlü mücadelemize devam ediyoruz.

Manisa'dan bir metal işçisi

 

Ramazan ayında bile zorla mesaiye kaldık

Fabrikamızda 2 vardiya olarak çalışıyoruz. Çalışma saati 8 saat olduğu hâlde, 12 veya 16 saat mesailere kalıyor, gece gündüz demeden çalışıyoruz. Ramazan da dinlemiyorlar. Ramazan ayı boyunca zorla mesaiye bıraktılar. Hızlı tempoyla baskı altında çalışıyoruz. Bu çalışma koşullarına göre aldığımız maaş az olduğu için kimse çalışmak istemiyor, zam isteyince de kapıyı gösteriyorlar. Birçoğumuzun kredi borçları olduğu için bu çalışma koşullarına boyun eğmek zorunda kalıyoruz. Birlik olup mücadele etmekten başka çaremiz yok.

Bursa Şahterm'den bir metal işçisi

 

Kapitalizmde ne din var ne insanlık ne de çalışanların değeri

Haziran ayı Tofaş için rekor ile geçti. 1400 araba üretildi, bu fabrika için bir rekor tabii. İşçiler için bir şey ifade etmiyor. Ramazan ayında bu kadar fazla çalıştırılması ayrı bir sorun ama sanırım hak ediyoruz, bayram lokumu dağıttık diye kendi ile övünen sendika ve bununla da yetinen işçiler oldukça daha fazla rekorlar kırılır. Kâr rekorları ciro rekorları gibi övünür işveren ama çalıştırdığı işçiye zamma gelince kriz, ülke ekonomisi, Avrupa bilmem ne pazarı der ve işçi yine avucunu yalar. 2017'de patronun kendi evladı gibi savunduğu sendika gitmezse eğer,  fazla bir şey değişmez. Nestle ve birkaç fabrikada yapılan sözleşmelere bakınca demek ki birlik olup mücadele edince neler kazanabileceğimizi görüyoruz. Hak verilmez alınır, herkes bunu bir kez daha görmüş oldu. Tofaş ve Renault'da da maaşların bu kadar düşük olmasının bir tek sorumlusu Türk Metal'dir. Kendi yandaşlarına ve grev zamanı arkadaşlarını satanlara güzel bir jest yaptı, ailelerini Didim'e tatile yolladı. Hak ettiler, eylemler zamanı yanımızda olup daha sonra birçok kişi menfaat ve çıkarlar için bizleri sattılar. Yani sınıf bilinci olmayınca bu jestlerden tüm çalışanlar değil de yandaş ve dalkavuklar yararlandı.

Bursa Tofaş'tan bir metal işçisi

 

Emin adımlarla yürüyoruz

Ramazan ayında da ağır ve yoğun çalışma koşulları devam etti. Bayrama doğru maaşların yatmasını beklerken bayram sonrasına bıraktılar. Ramazan ayının birinci haftasından sonra erzak ve ayakkabı çeki, sabun, havlu ve çikolata dağıtıldı. Maaşların yatmasını beklerken bizi bunlarla geçiştirdiler. Aynı zamanda aylardır beklediğimiz banka promosyonları hâlâ yatmadı, yetkili sendika Türk Metal patronun karşısında ağzını bile açamıyor. Sözünün bile geçmediğini görüyoruz. Renault yönetimi karşısında sözü geçmeyen bir sendika, biz işçilerin hakkını nasıl arayabilir ki? Üyesi olduğumuz Birleşik Metal-İş sendikasının 26 Mayıs'ta düzenlediği iftar yemeğinde buluştuk. Oyak Reanault işçileri olarak sendikamız Birleşik Metal'le birlikte yetkiye emin adımlarla yürüdüğümüzü, birlik ve beraberliğin tam olduğunu bir kez daha göstermiş olduk.

Bursa Renault'dan bir metal işçisi

Bu yazı Gerçek Gazetesi'nin Temmuz 2016 tarihli 81. sayısında yayınlanmıştır.