KESK'li kadınlar 15 tarım işçisinin ailelerini ziyaret etti

KESK'li kadınlar geçtiğimiz günlerde Manisa'nın Gölmarmara ilçesinde yaşanan iş cinayetinde yaşamını yitiren 15 tarım işçisinin ailelerini ziyaret etti. 

Ziyaretten önce Salihli KESK temsilciliği önünde bir araya gelen KESK'li kadınlar burada bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy okudu. Atasoy yaptığı açıklamada yaşanan olayın bir kaza değil, vahşi bir iş cinayeti olduğunu söyledi. Son yıllarda bu tip toplu iş cinayetlerinin arttığını söyleyen Atasoy, bunun temelinde AKP hükumetinin çalışma yaşamı ile ilgili politikaları olduğunu söyledi. Özellikle tarımda uygulanan yıkım politikalarının köylüleri topraksız kıldığını söyleyen Atasoy, toplumun her kesimi gibi köylülerin de örgütlenmesi ve bu kötü gidişe dur demesi gerektiğini söyledi. Basın açıklaması sırasında "İnsanca yaşamak, insanca çalışmak istiyoruz!", "Jin jiyan azadi!", "Kaza değil cinayet, sorumlusu hükumet!" sloganları atıldı.
 

KESK'li kadınlar Gölmarmara'da yaşanan ve 13'ü kadın, 15 tarım işçisinin öldüğü iş cinayetini protesto etmek ve ölen köylülerin ailelerini ziyaret etmek amaciyla Salihli'deler. Ziyaretten önce KESK İlçe Temsilciliği önünde basın açıklaması yapıldı.

Posted by Kamu Emekçisinin Sesi on 10 Temmuz 2015 Cuma

 

Basın açıklamasının ardından yaşamlarını yitiren 15 tarım işçisinin ailelerini ziyaret etmek için Salihli'ye bağlı Çökelek köyüne gidildi. Önce köy kahvehanesinde köylülerle kısa bir görüşme gerçekleştirildi. Burada köy muhtarı Mevlüt Kiliç, yaşanan süreç hakkında bilgi verdi. Eskiden ürünlerinin para ettiğini ancak son yıllarda hükümetlerin uyguladığı tarım politikaları nedeniyle ürünlerinin para etmediğini, bu nedenle köylülerin gündelik işlerde çalışmak zorunda kaldıklarını söyledi.

Yapılan görüşmelerin ardından ölen işçilerin aileleri ziyaret edildi. Ziyaret esnasında ölen köylülerin aileleri süreç hakkında bilgi sahibi olmadıklarını, sorumlular hakkında hesap sormak için her yolu deneyeceklerini söylediler. Ölen köylülerin ücretli tarım işçileri olmadığı, bağlardaki fazlalık yaprakları toplamaya gittiklerini, toplanan yaprakların satılarak para kazanıldığını söylediler. Bu olayda dayıbaşı olmadığını ancak bölgede dayıbaşılık sisteminin yaygın olduğunu söylediler. Tüm köylülerin ortak şikayeti ürünlerinin para etmemesi, mazot ve gübre fiyatlarındaki artışlar nedeniyle ek işlerde çalışmak zorunda oldukları ve en nihayetinde köylerini terk edip şehirlere göçmek zorunda kaldıklarıydı.
 
Aileler duyarlı kesimlerin tıpkı Soma'lı maden işçilerinin mahkeme süreci gibi kendilerine de sahip çıkmalarını istediler. Yakınlarının ölümüne neden olan sorumluların peşlerini bırakmayacaklarını, sonuna kadar gideceklerini söyleyen aileler, mahkeme süreçlerinde yalnız kalmamak istediklerini belirttiler. KESK heyeti tüm mahkeme süreçlerinde köylülerin yanlarında olacaklarını söyleyerek ziyareti bitirdi.