Kartal, Tuzla ve Gebze'de EMİS'e karşı grevin ilk ve son günü: Pankartlar asıldı çadırlar kurulmadan grev yasaklandı

EMİS'e karşı Birleşik Metal İş'in grevi, İstanbul, Kartal, Tuzla ve Kocaeli'ne bağlı olmakla birlikte aynı havzanın bir parçası olan Gebze'de grev saat 10 itibariyle başladı ancak grevin yasaklanma haberiyle birlikte hızla sona erdi. Aslında sabah fabrikalarda atılan ortak sloganlar, baskılara ve olası bir yasaklamaya karşı kararlılık ve mücadele azmini ifade ediyordu. İşçiler, "grev, işgal, direniş" sloganlarıyla "direne direne kazanacağız" diyerek fabrikalarından çıkıp grev pankartlarını astılar. Bu anlamda herhangi bir yasaklamaya karşı grevin fiilen devam ettirilmesi, 2015'te olduğu gibi yer yer işgal vb. biçimler alması da olasıydı. Grev yasağı haberinin gelmesi karşısında genel olarak işçilerin öfkeli, sendikanın ise oldukça itidalli davranması dikkat çekti. Tamamen haksız ve gayri meşru olan grev yasağına karşı işçilerin nasıl bir tepki vereceği sorusu yanıtını gün içinde bulmadı ve görünen o ki zaman içinde bulacak. İlk adım olarak haftasonu mesai yapılmayacak. Pazartesi ise yol haritasının belirlenmesi söz konusu. Ancak metal işçilerinin yakından bildiği bir atasözü bu durumda son derece geçerli olduğu da bir gerçek: "demir tavındayken dövülür!" Sıcağı sıcağına haksız bir baskıya fiili grevi sürdürerek, eylem kararlılığını yükselterek cevap verilmediği takdirde, araya zaman girmesiyle etkili bir direnişin örgütlenmesi giderek zorlaşacaktır.

Bu genel çerçevenin yanında fabrikalarda grev pankartlarının asılmasından grevin yasaklanmasına kadar geçen süreç genel hatlarıyla şu şekilde yaşandı:

ABB Kartal fabrikasında işçiler grev sabahı erken saatlerinde fabrika servisleri ile iş yerine geldiler ve dağıtılan Metal İşçisinin Sesi bültenlerini alarak son hazırlıklarını yapmak üzere fabrikaya girdiler. Ardından saat 10:00 civarında işçiler fabrikadan "Gemileri yaktık geri dönüş yok!", "Sermayenin kölesi olmayacağız!", "İşgal grev direniş!" sloganlarıyla çıkarak, grevi başlattılar ve grev pankartını fabrikanın önüne astılar. Sloganlarla, halaylarla, alkışlarla, grevin coşkusuyla fabrika önünde bekleyiş sürerken Metal İşçisinin Sesi bülteni dağıtımı ve Gerçek gazetesi satışı gerçekleştirildi. Neredeyse sohbet edilen bütün işçiler kararlılıkla grev yasaklanırsa, grev haklarının gasp edilmesine karşı duracaklarını ifade ettiler. Sabah saatlerinde Birleşik Metal İş Genel Örgütlenme Sekreteri Hami Baltacı da işçilere yaptığı konuşmada eğer grevi yasaklamaya kalkarlarsa cevaplarının çok sert olacağını duyurmuştu.

Ancak işçilerin grev için fabrika önünde saat 16:00'da nöbete başlamadan önce grev alanından ayrıldıkları, alanda çok az sayıda işçinin bulunduğu sırada bakanlar kurulu kararıyla grevin ertelendiği haberi sendikaya ulaştı. Grev alanına gelen sendikanın şube sekreteri işçilerin ve sınıf dostlarının grev alanını terk etmelerini isterken, iş günü olan cumartesi iş başı yapılmayacağını ve Pazartesi tüm işçilerin vardiya saatinde fabrikaya gelerek greve içeride devam edeceklerini, greve gidilen tüm fabrikalarda alınan kararın bu olduğunu söyledi. Alanda çok az sayıda işçi bulunmasına rağmen grev yasağına karşın öfke ve mücadeleye devam etme iradesi mevcuttu ancak sendikanın alanı terk etme kararının ardından işçiler dağıldı. 

ABB Elmek (Tuzla) fabrikasında saat 10.00’da fabrikadan çıkan yüz kadar Birleşik Metal-İş üyesi grevci işçi sloganlarla grev pankartını astı. "İnadına sendika, inadına DİSK", "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek", "Zafer direnen emekçinin olacak" sloganlarıyla grev başladı. Grev gözcüleri yerini alırken, Birleşik Metal 2 nolu şube sekreteri Hüsnü Atasoy bir konuşma yaptı. Konuşmada birlik olmanın önemine vurgu yaptı.

Horon ve halaylarla birlikte grevin ilk saatlerinde coşku arttı. İşçiler, grev alanında bekleyişlerini sürdürürken soğuğa karşı ateş yakarak ısınmaya çalıştılar. Gün içinde Cofle TK işçileri grevi ziyaret etti. Öğlen saatlerinde grev yasağı, Tuzla ABB’ye ulaştı. İşyeri temsilcisi, ne olacaksa beraber olacağını beraber karar verilip mücadeleye devam edileceğini ifade etti. Bu esnada Birleşik Metal İş yöneticileri grev alanına gelip grev yasağıyla ilgili bilgi verdiler. Hükümetin grev yasağı tepkiyle karşılandı. ABB Tuzla işçileri bu kararı beklediklerini ifade ettiler. Birleşik Metal İş yöneticisi, mücadeleye Pazartesi günü devam edileceğini, grev komitesi ve grev gözcülerinin grev alanında beklemeye devam edeceğini, kalan işçilerin evlerine gideceğini söyledi. Açıklamadan kısa süre sonra grev alanında işyeri temsilcileri ve öncü işçilerden başka kimse kalmadı.

Gebze’de bulunan ve yaklaşık 500 işçinin çalıştığı General Elektrik (Alstom) fabrikasında grev sabah 10.00’da başladı. Sloganlar eşliğinde Birleşik Metal-İş genel başkanı Adnan Serdaroğlu fabrika önünde bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında Bursa’da 18 Ocak’ta greve çıkar çıkmaz yasaklanan Asil Çelik fabrikası işçilerinin büyük bir haksızlığa uğradığını ve işçilerin ekmek mücadelesinin milli güvenliğe hiçbir şekilde aykırı olmadığını dile getirdi. Her türlü zorluğa, engellemelere karşı grevin kesinlikle devam edeceğini duyurdu. Adnan Serdaroğlu’nun konuşmasından sonra grev halaylarla devam etti. Sloganlar eşliğinde fabrika kapısı önüne grev pankartını asan işçilerin bir kısmı Schneider Gebze fabrikasına desteğe giderken bir kısım işçi grev alanında kaldı. Bir müddet sonra sadece grev gözcüleri alanda kaldı.

Grevin ilk dakikalarından itibaren General Elektrik fabrikası polis ve TOMA ablukasına alındı. Saat 14.00’de grev yasağının ilan edilmesinden sonra polisler, gözaltı araçları, biber gazı silahları ile fabrika önünde bir yandan sendikacıları grevden vazgeçirmeye çalışırken bir yandan da greve ziyarete gelen emekçileri, devrimcilere alandan uzaklaştırmaya çalıştı.  

Schneider Gebze fabrikasında grev 10.30’da başladı. Saat 08.00 itibariyle fabrikaya giren işçiler grev öncesi son hazırlıkları gerçekleştirdiler. Saat 08.00’den itibaren fabrika önünde bekleyen destekçilere çay getirerek, destekleri için teşekkür ettiler. "Gemileri yaktık geri dönüş yok", "Birleşen işçiler yenilmezler", "direne direne kazanacağız", ‘’işçilerin birliği sermayeyi yenecek" sloganlarıyla grev başladı. Birleşik Metal-İş genel başkanı Adnan Serdaroğlu bir konuşma yaptı. Yapılan konuşmadan sonra alanda sadece grev gözcüleri kaldı.