CHP- İyi Parti ittifakı: Utanmadan hâlâ AKP’ye karşı kendilerine oy istiyorlar!

CHP- İyi Parti ittifakı: Utanmadan hâlâ AKP’ye karşı kendilerine oy istiyorlar!

CHP ve İyi Parti yerel seçimlerde ittifak yapmak konusunda anlaştıktan sonra bu ittifakın nasıl hayata geçirileceği konusunda derin bir tartışmaya girişti. Büyükşehirler üzerinde yoğunlaşan kıyasıya bir pazarlık sürüyor. Her iki parti de kendisini AKP’nin alternatifi olarak sunuyor, özellikle de 16 Nisan 2017 referandumunda büyükşehirlerde çoğunluk sağlayan “hayır” oylarına göz dikmiş durumdalar.

Ekonomide patron muhalefeti

Ancak ne programlarıyla ne de politikalarıyla AKP karşısında bir alternatif değiller. AKP gibi onlar da halkı kandırıyor. Ekonomide AKP’ye yaptıkları muhalefet Merkez Bankası bağımsızlığı, yabancı sermayeyi çekmek için yüksek faiz ve faiz ödemelerini garanti altına almak, mali disiplin savunmaktan ibaret. AKP zaten 16 yıllık iktidarında izlediği liberal politikalarla ülke ekonomisini uçuruma sürüklemiş ve emekçi milyonları sefalete itmişken CHP ve İyi Parti daha fazla liberalizm istiyor. Yöneticileri, adayları hep sermaye sınıfının temsilcilerinden oluşuyor.

Dış siyasette Amerikan muhalefeti

Dış siyaset açısından CHP ve İyi Parti Türkiye’deki Amerikan muhalefetinin bel kemiğini oluşturuyor. NATO üyeliği, AB,  Gümrük Birliği ve emperyalist üsler bu partilerin neredeyse kırmızı çizgisi. Laiklikleri de sahte, en büyük dertleri din istismarında AKP’ye yetişememeleri. Her iki parti de dillerinden dini imanı düşürmüyor. Çünkü her patron partisi gibi onlar da halkın değerlerini suistimal ederek onları sömüren patronlar sınıfı için oylarını toplamaya çalışıyor.     

AKP’nin sırtını kaşıyan muhalefet

Program ve politikaları açısından AKP’den ciddi bir farkları yok. 24 Haziran’ın deneyimi de son derece taze. CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ankara’dan İstanbul’a yaptığı “adalet” yürüyüşünde AKP’nin adaletsizliğine tepki duyan geniş bir kitlenin desteğini almıştı. Bunun bir aldatmaca olduğu konusunda uyarmıştık. Nitekim Kılıçdaroğlu bu yürüyüşten sonra ilk siyasi hamlesini, AKP kurucusu ve ilk genel başkanı Abdullah Gül’ün adını cumhurbaşkanlığı için gündeme getirerek yaptı. Bu çabası sonuç vermeyince Muharrem İnce’yi aday gösterdi. İnce, seçim kampanyasını Erdoğan’la sarayda görüşerek başlattı. Finali TÜSİAD’da yaptı. Seçim gecesi ise Erdoğan’ın kazandığını ilan eden herkesten önce o oldu. 24 Haziran’dan beri Erdoğan ve AKP, elindeki tüm medya olanaklarıyla İnce’nin CHP’nin başına geçmesi için uğraşıyor. Yani önce İnce AKP’ye sonra da AKP İnce’ye çalıştı. İyi Parti kurucusu Mehmet Aslan da seçimden birkaç gün sonra mecliste çoğunluk sağlamak için AKP’nin MHP’ye ihtiyacı olmadığını, partisinin de AKP’ye destek verebileceğini açıklamıştı. Bu partilere oy veren halk onlardan AKP’nin ensesinde boza pişirmesini istedi, bunlarsa AKP’nin sırtını kaşıyorlar.

Halkla alay etmekte de AKP’nin yolundalar

Tüm bunlar ortadayken kalkmış hâlâ kendilerini AKP’ye alternatif olarak gösterip halkın oylarına talip oluyorlar. CHP ve İyi Parti halka her şeyi unutturup halkın aklıyla alay etmek konusunda da AKP’nin yolundan gidiyor.

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Aralık 2018 tarihli 111. sayısında yayınlanmıştır.