Zenginler yurtdışında kürtaja, yoksullar merdiven altında ölüme!

Kürtaj hakkı kadınların yaşam hakkıdır. Bu haktan vazgeçmiyoruz. Merdiven altlarında ölüme terk edilmeyi kabul etmiyoruz!

Varolanla da yetinmiyoruz: Tüm kadınlar için erişilebilir ve ücretsiz doğum kontrolü ve kürtaj hakkı istiyoruz!

AKP hükümeti, kadınların en temel kazanılmış haklarından birisi olan kürtaj hakkına saldırıyor. Güya doğacak çocuğun “yaşam hakkı”nı savunuyorlar. Yalan! Yaşam hakkımız umurlarında bile değil! Büyük bir utanmazlıkla “her kürtaj bir Uludere’dir” diyor başbakan. Sorarız kendisine; Uludere’de bombalanarak katledilen çocukların o çok değer verdiğiniz yaşam hakkını elinden alan kim, siz değil misiniz? Bilimsel verilere göre daha bebek haline dahi gelmemiş, kadınların rahmindeki ceninle uğraşmayı bırakın da, siz asıl katlettiğiniz doğmuş çocuklarımızın hesabını verin! Ondan sonra tartışalım, kürtaj yaptıran kadınlar mı katil, siz mi?

Sağlık bakanı da yine başbakandan geri kalmayan bir rezillikle tecavüz sonucu meydana gelecek hamilelikler için bile “kadınlar doğursun, çocuklara devlet bakar” diyor. Devletin milyonlarca evsiz, aç, yoksul çocuğa nasıl baktığını biliyoruz! Ve hatırlatıyoruz, tecavüz suçtur, kürtaj ise haktır. Peki, siz tecavüzün önlenmesi ve etkin biçimde cezalandırılması için ne yapıyorsunuz? Hiç bir şey! Hem kadın bedeni devletin tarlası mı, istemediği halde bir bebeği büyütüp devlete sunsun? Peki ya tecavüze uğrayan kadının yaşamı umrunuzda mı?

Kürtajın yasaklarla son bulmadığını tarih bize gösteriyor. Parası olanlar yurtdışına çıkıp bu haktan yararlanmaya devam ediyor. Yoksul kadınlar ise ya kendi yöntemlerine başvurup tığ, şiş, kibrit çöpü kullanarak düşük yapmaya çalışırken ya da merdiven altı muayenehanelerdeki sağlıksız koşullar sebebiyle ölüme gidiyor.

Dünya Sağlık Örgütü raporlarına göre, kürtajın yasak olduğu ülkelerde sağlıksız koşullarda yapılan kürtajlar nedeniyle yılda 68 bin kadın hayatını kaybediyor. 8,5 milyon kadın aynı nedenden kalıcı sağlık sorunları yaşıyor. Sorarız hükümete; yatıp kalkıp “yaşam hakkı” diyorsunuz; peki ya kadınların yaşam hakkı ne olacak?

Kürtaj hakkı kendi hayatımız ve bedenlerimiz üzerinde karar alma hakkı bakımından en büyük kazanımlarımızdan birisidir. Biz kadınlar bu konuda başka bir irade tanımıyor ve bedenimizin kontrolünü hiç kimseye bırakmıyoruz. Çocuk sahibi olup olmamaya veya ne zaman olacağımıza sadece biz karar veririz. Kadın iradesi ve hekimlik belgesi kürtaj için yeterlidir, başka bir irade tanımıyoruz!

 

Kürtajın yasaklanması, kadınların yaşam hakkının elinden alınması demektir!

Kürtajın yasaklanması, yasadışı kürtajın artması demektir!

Kürtajın yasaklanması, tuvalette doğumlar ve sokağa atılmış bebekler demektir!

Kürtajın yasaklanması, kadınların bedenlerinin ve hayatlarının, kontrolünün kendilerinden alınıp devlete verilmesi, cinsiyetçi işbölümünün devamı demektir!

 

Kürtaj hakkı kadınların yaşam hakkıdır. Bu haktan vazgeçmiyoruz. Merdiven altlarında ölüme terk edilmeyi kabul etmiyoruz!

Varolanla da yetinmiyoruz: Tüm kadınlar için erişilebilir ve ücretsiz doğum kontrolü ve kürtaj hakkı istiyoruz!

Devrimci İşçi Partili Kadınlar