Direnişteki bir uçak bakım teknisyeninden sınıfına teşekkür

THY'de uçak bakım teknisyeni olarak çalışan direnişçi bir işçinin THY direnişinin 33. gününde kaleme aldığı ve Gerçek Gazetesi'nin Temmuz 2012 tarihli 33. sayısında yayınladığımız yazıyı aşağıda okuyabilirsiniz.

Biz hepimiz yıllarca okullarda teknik eğitim aldıktan sonra işe girmek için aday olabildik ve 3 tane sınavı geçtikten sonra işe ancak girebildik. Ülkemizde sadece doktorlar devamlı öğrenmek zorunda diye bilinir ama biz teknisyenler emin olun her gün okumak ve öğrenmek zorunda olan ve bunlardan devamlı sınavlara tabi tutulan bir meslek grubuyuz. Ama şirket yönetimi işimizi araç tamiri olarak görmekte ve bu mantıkta hareket ediyor. Bu düşünce ile bu meslekle alakası olmayan insanlar işe alınıyor ve çok komik ücretlerle ve şartlarla çalıştırılıyorlar.

 

Bizim çalışma koşullarımız kötüleşmişken iş yükümüz artmışken, bizi savunabilecek tek mekanizma olan sendikamıza saldırılar altı yıldır hat safhada sürerken, şimdi de grev yasağıyla elimizi ayağımızı bağlamaya çalışıyorlar. Biz de buna izin vermemek adına demokratik haklarımız çerçevesinde karşı duruş sergiliyoruz. Zaten bu bir başlangıç. İlk bizi hedef aldılar ama bu direniş tüm işçi sınıfının direnişi olmalı.

Bu yönde başlattığımız direnişin bugün 33. günüdeyiz ve moralimiz günden güne artıyor. Direnişe katılan arkadaşlarımız giderek artıyor. Siyasi görüşlerimiz hepimizin çok farklı ve bu farklılıklarımıza rağmen bir arada ve omuz omuza duruyoruz. Birlikte ağlayıp birlikte gülüyoruz. THY’nin bir reklam sloganı var hepimiz bir aileyiz diye ama asıl ailemizi biz bu direnişte bulduk. Moralimizi artıran ana lokomotif ise bize desteğe gelen gruplar. İşçi sendikaları, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve duyarlı olan insanlardan oluşan destekçilerimiz bize öylesine bir güç veriyor ki anlatamam. Bu eylemden önce işçi dayanışması, sınıf bilinci nedir diye sorsalar bir şeyler söylerdim ama şimdi bu soruya vereceğim her türlü cevap az kalır bundan eminim. Direnişler bir okulmuş bunu gördüm. 33 günlük direnişten ve dayanışmadan öğrendiklerimi okuduğum kitaplardan öğrenmemişimdir. Tüm bu destekleriniz için ve asıl olan bu işçi sınıfının kavgasına verdiğiniz destekler için işçi sınıfına daha doğrusu sınıfıma teşekkür etmek ve sınıfımla gurur duymak benim en doğal hakkım. Bu hakkı bana sağlayan herkesin geleceği umarım bu günlerden daha iyi olur. Çünkü bu sınıf bunu fazlasıyla hak ediyor.