İstihdam değil, sömürü seferberliği

Çalışma Bakanlığı yaklaşık bir aydır “İstihdam Seferberliği” sloganıyla patronlara yönelik bir teşvik kampanyası yürütüyor. Bu uygulama OHAL kapsamında çıkarılan 687 sayılı KHK ile getirildi ve 9 Şubat’ta Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre 2017’nin sonuna kadar özel sektörde işe yeni alınan her bir işçi için aylık 773 lira teşvik yapılacak. Patronlara verilecek bu paranın kaynağı ise işsizlerin yararlanması için oluşturulan ama işsizlerin yararlanamadığı işsizlik sigortası fonu!

Kampanya için hazırlanan reklamda “Yeni işe girenlerin tüm vergi ve primlerini devlet ödüyor” ifadesi yer alıyor. İşte çifte sömürünün kaynağı da burası: devlet bu parayı işçiye değil, patronlara veriyor!

Konuyu daha iyi açıklamak için asgari ücret üzerinden bir hesap yapalım. 2017 yılı için bir asgari ücretli işçinin brüt ücreti 1.777,50 liradır. İşçinin bu ücretinden %14 oranında (248,85 lira) SGK primi kesilir. %1 oranında bir ücret de (17,77 lira) işsizlik sigortası fonuna aktarılır. Geriye kalan 1.510,88 lira üzerinden de %15 gelir vergisi (226,63 lira) kesilir.Son olarak da %07,59 oranında (13,49 lira) damga vergisi kesilir. Bütün bu kesintiler yapıldıktan, asgari geçim indirimi (bekâr ve çocuksuz işçi için: 133,31 lira) eklendikten sonra asgari ücretli bir işçinin eline net geçmesi gereken 1.404,07 liradır.

Bu hesapta da görüldüğü gibi SGK primi, gelir vergisi, damga vergisi, işsizlik sigortası fonuna yapılan kesintiler işçinin brüt ücretinden devletin yaptığı kesintilerdir. Yani patronların işçi adına kendi cebinden hayrına yaptığı bir ödeme değil, işçinin ücretinden kesilen paradır.

Patronlar bu teşvikten 2017 yılı sonuna kadar yararlanabilecekler. Ancak yılsonu geldiğinde devletin bu süreyi uzatmasının önünde bir engel de yok. Sonuçta yıllardır işçilerin sesine kulağını kapatan hükümet, patronlar söz konusu olduğunda bu düzenlemeleri bir gecede yapabiliyor.

İşçilerin SGK primini, gelir vergisini devlet ödeyecekse, bunu patronlara değil işçiye vermesi gerekirdi. Sonuçta bunlar işçilerin kendi ücretlerinden kesilerek devlete aktarılan paradır. Ayrıca, açlık sınırının altında bir ücretle yaşamaya mahkûm edilen işçiler, yıllardır asgari ücretten gelir vergisi kesilmesin diye hükümete sesleniyor. Ama hükümet bu konuda en ufak adım atmış değil.

İşçiler için hiçbir adım atmayan hükümet şimdi çıkmış, yeni işçi alırsa, hem işsizlik fonunu sömürmek için, hem de işçilerin ücretlerinden yaptığı bu kesintileri patronlara aktarmak için seferberlik ilan ediyor!

Şimdi devlet hem işçinin primini ve vergisini ödeyecek, hem bunu işçiye değil patronlara ödeyecek, hem de bunun kaynağını işsizlik fonundan karşılayacak! Bunun adı istihdam değil, sömürü seferberliğidir.