İşçiye operasyon hazırlığı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik Hürriyet gazetesinde Zeynep Gürcanlı’ya röportaj vermiş. Yapılan görüşmede bakan işçilere “korkmayın kıdem tazminatı sistemi değişecek ama mağdur olmayacaksınız” diyor. Tam tersine taşeron işçisini, emekliyi, işsizi rahatlatacak önlemlerle geliyorlarmış.

Bu sözler emperyalistlerin Irak’a, Afganistan’a ve diğerlerine saldırırken söylediklerini anımsatıyor. Onlar da saldırmadan önce demokrasi ve özgürlük getireceklerini söylemişlerdi. Katliam, yağma, aşağılama ve sömürüden başka bir şey getirmediler.

Faruk Çelik de aynısını yapıyor. İşçinin kanayan yarası taşeron sistemini örnek gösteriyor. Taşerondaki aşırı sömürü ve kuralsızlığı gidermek için kıdem tazminatlarını kaldıracaklarmış. Taşeron işçisine örgütlenme hakkı gelecekmiş. Bir kere taşeron işçisinin de her işçi gibi kıdem tazminatı hakkı da, örgütlenme hakkı da sonuna kadar zaten var. Kıdem tazminatını alamamalarının sebebi taşeron şirketlerin hükümet tarafından kollanması ve hukuksuzluklara göz yumulmasıdır. Örgütlenmeye çalışan taşeron işçisinin haksız ve hukuksuz olarak işten atılmasıdır.

Çok taşeron var denetleyemiyoruz denemez. Çünkü bu uygulamaları en çok kamu kurum ve kuruluşlarının yönetimleri yapıyor. Taşeronlar kârına kâr katıyor, idareciler avantalarını alıyor üstüne bir de “tasarruf” yapıyorlar.

Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi’ndeki taşeron işçiler var olan örgütlenme haklarını kullandı. Esas işveren olarak üniversite yönetimini tescil ettirdiler. Örgütlülüğü kırmak için yapılan yeni ihale sırasında haklarını savundular. Bakan Çelik’in hükümetinin polisi işçilere vahşice saldırdı. Bir işçinin boynunu kırdılar.

Geri kalmış bölgelerde sosyal hizmetlerde çalışmak üzere işçi istihdam edeceklermiş. Kaşıkla verip kepçeyle almaya en güzel örnek bu olsa gerek. Bir yandan patronların rahat işçi çıkartamıyoruz feryatlarına kulak verip kıdem tazminatlarını kaldırarak işten çıkartmayı maliyetsiz hale getireceksin sonra da 50 bin istihdamdan bahsedeceksin. Hatırlatırız. Yeterince işçi çıkartamadık diyen patronlar 2008-2009 krizi sırasında yüz binlerce işçiyi işten çıkardılar. Şimdi yeni ve daha büyük bir krize hazırlanıyorlar.

İşte hükümetin gerçek niyeti… Hak arayan işçiye karşı tavırları ortada. Hükümet işçiye yapacağı büyük operasyonun sinyallerini veriyor. Tabii yine emperyalistler gibi içeride kendilerine işbirlikçiler bulmayı da ihmal etmiyorlar. Çelik, sendikalarla en az %50 mutabakat sağlayacağız diyor. Hak-İş arka bahçeleri, Kumlu da sadık hizmetkarları ne de olsa. Şimdiden üçte ikiyi sağladık diye düşünüyor herhalde. Ama erken sevinmesinler daha işçi sözünü söylemedi…