Hürriyet’ten polise gaddarlık çağrısı

İşte Türkiye burjuvazisinin okumuş, sözde aydın temsilcilerinin demokrasiden anladıkları. Polisin saldırganlığına getirilen sınırı “acımak” olarak algılıyorlar. Yani polis göstericilere fazla şiddet uygulamadığında “acıyor” da onun için öyle davranıyor. Beyaz Türk’ün demokrasi algısı bu!

“ABD’de polis hiç acımadı”. Böyle başlık atmış Hürriyet. Anlattığı, ABD polisinin Wall Street İşgali hareketinin mensuplarına uyguladığı saldırgan tavır. Bir resim genç bir kadını yüzü koyun yere yatırılmış kelepçelenirken gösteriyor. O fotoğrafın içine yerleştirilmiş daha küçük bir fotoğrafın üzerine ise “yüzüne biber gazı sıktı” yazmış Hürriyet.

İşte Türkiye burjuvazisinin okumuş, sözde aydın temsilcilerinin demokrasiden anladıkları. Polisin saldırganlığına getirilen sınırı “acımak” olarak algılıyorlar. Yani polis göstericilere fazla şiddet uygulamadığında “acıyor” da onun için öyle davranıyor. Beyaz Türk’ün demokrasi algısı bu! Polisin gereksiz şiddet uygulamasının önündeki esas sınırın emekçilerin ve ezilenlerin yüzlerce yıldır verdiği mücadelenin sonunda polisi adam etmesi olduğunu ne anlıyor, ne de, daha önemlisi, kitlelerin anlamasını istiyor. Yani acınacak birileri varsa, hepimizin gururu Wall Street İşgali eylemcileri değil. Hürriyet’in kerli ferli, diplomalı, sözde aydın yöneticileri!

Peki, Hürriyet neden böyle manşetler yapar? Neden “kör kör gözüm parmağına” der gibi “yüzüne biber gazı sıktı” yazar? Meramı şu: “Bakın demokratik Amerika’da bile polis, düzeni karşısına alanlara, emekçi sınıfların hakları uğruna mücadele edenlere böyle şiddetle saldırıyor. Bizde de bu sahneler olursa, anlayışla karşılayın, sakın kınamayın.”

Hatırlamamak mümkün mü? Tekel işçileri 2009 Aralık ayında Ankara Abdi İpekçi Parkı’nda polisin saldırısına uğradığında, mücadele eden kitlenin (ve bu arada bir CHP milletvekilinin) yüzüne neredeyse elli santimetre mesafeden gaz sıkmıştı. Ortalık ayağa kalkmıştı. Tekel işçilerine daha sonra uzun süre boyunca dokunulamamasının bir nedeni de bu erken ve yanlış adımıydı polisin. Şimdi Hürriyet diyor ki, “Amerikan polisi yapıyor, Türk polisi de yaparsa zarar yok”.

Neden yapıyor anladık. Peki neden şimdi yapıyor? Çünkü burjuvazinin sözcüleri ve akıldaneleri, dünyadan haberi olmaksızın hâlâ postmodern teraneler terennüm eden aklı evvel “solcu” aydınlardan farklı olarak, sınıf mücadelelerinin dünyanın her yerini, ama özellikle Türkiye’nin içinde yer aldığı coğrafyayı bir heyula gibi dolaşmaya başladığının gayet iyi farkındalar. Güneyimizde Mısır, Batımızda Yunanistan! Onun için halkı, büyük mücadeleler başlarsa “gerekli” hale gelecek polis gaddarlığına alıştırmaya çalışıyorlar!

Bu gazete sadece “Amerikan polisi gerektiğinde vurup öldürür” diye bizim polisi kışkırtan Ertuğrul Özkök gibilerinin kurduğu geleneğin gazetesi değil. Bu gazete Türkiye’nin sisteminin gazetesi. Ordunun ve TÜSİAD’ın gazetesi. Bilmekte yarar var, Özkök TÜSİAD’ın üyesidir. Bize Türkiye burjuvazisinin en “uygar” kanadının resmini verir!