Hafta tatili hakkı kalkmamıştır: Uyanık patronların hafta tatilinizi ve ücretinizi gasp etmesine izin vermeyin!

Meclis genel kurulunda kabul edilen "Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Kanunu"nun 1. maddesi ile 1924 yılından beri yürürlükte olan 394 sayılı Hafta Tatili Kanunu yürürlükten kaldırıldı. Bu kanunun yürürlükten kaldırılmasıyla birlikte artık sanayi şirketlerinin hafta tatilinde çalışma yapmak için belediyelerden hafta sonu çalışma ruhsatı alma zorunluluğu olmayacak.

Hafta tatili kanunu ayrıca işçilerin haftada 6 günden fazla çalıştırılmasını yasaklayan bir madde de içeriyordu. Dolayısıyla yasanın kaldırılması işçilerin hafta tatili hakkını gündeme getirdi. Ancak hafta tatili kanunu yürürlükten kalksa da 1981 tarihli ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun 3 maddesinde yer alan “Hafta tatili Pazar günüdür. Bu tatil 35 saatten az olmamak üzere Cumartesi günü en geç saat 13.00’’ten itibaren başlar." ifadesiyle hafta tatili yasal geçerliliğini koruyor.

İşçiler açısından hafta tatilini Pazar günü olarak kullanma hakkı yıllar içinde adım adım Borçlar Kanunu ve İş Kanunu'ndaki düzenlemelerle tırpanlanmıştır. 6098 sayılı yeni Borçlar Kanununun (2011) hafta tatilini kural olarak Pazar günü olarak belirleyen 421. maddedeki: “İşveren, işçiye her hafta, kural olarak pazar günü veya durum ve koşullar buna imkan vermezse, bir tam çalışma günü tatil vermekle yükümlüdür”  ifadesi ve yine hafta tatili uygulamasını düzenleyen İş Kanunu'nun (2003) halen yürürlükte olan 46. maddesinde "yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmidört saat dinlenme (hafta tatili) verilir" diyerek hafta tatilinin Pazar günü dışında kullandırılmasına olanak sağlamıştır.

Bu açıdan bakıldığında Hafta Tatili Kanunu'nun yürürlükten kaldırılması, mevcut uygulama dikkate alındığında işçilerin hafta tatili açısından olumlu ya da olumsuz bir hukuki sonuç doğurmayacaktır. İş saatleri haftada 45 saat olmak üzere iş kanununun 63. maddesinde tanımlanmıştır. Hafta tatilinde dinlenen işçi çalışmış sayılır, hafta tatilinde çalışan işçiye ek olarak günlük brüt ücret tutarında ödeme yapılması da yine aynı kanunla zorunlu kılınmıştır. Eğer hafta tatili öncesindeki günlerde haftalık 45 saat çalışma tamamlanmışsa hafta tatilinde çalışılacak her saat fazla mesai sayılacağından işçi toplam 2,5 günlük ücrete hak kazanacaktır. Tüm bu haklar toplu sözleşmelerle ancak işçi lehine değiştirilebilir.

Dolayısıyla işçinin hafta tatili hakkı hâlâ yasal olarak mevcut ve güvence altındadır. Ne var ki kapitalistler işçilerin yasal haklarını dahi sürekli gasp ediyorlar. İşçi sınıfının sendikal örgütlülüğü olmadığında yasa maddeleri gerçek bir güvenceye dönüşmüyor. Bu anlamda Hafta Tatili Kanunu'nun kalkmasının sadece patronları belediyeden ruhsat alma yükünden kurtarmayacağı, patronların tutturabildikleri her yerde işçilerin hafta tatiline musallat olacağı ihtimalini de beklemek gerekir. Ne yazık ki sosyal medyada ve çeşitli basın organlarında "işçinin hafta tatili hakkı kaldırıldı" manşetleriyle verilen yanlış içerikli, magazincilikle muhalefeti birbirine karıştıran haberler patronların bu tür hak gasplarına yönelmesi için gayet uygun bir ortam yaratıyor.

Tüm işçi ve emekçiler hafta tatili haklarının ortadan kalkmadığını bilmelidir. İşçiler, hafta tatilinin kalktığını, işçilerin hafta tatili hakkının artık olmadığını ifade eden paylaşımları yapmamalı, bu paylaşımları yapan arkadaşlarını uyarmalıdır. İşçiler ortada dolaşan dedikoduları fırsat bilip hafta tatilinde hak ettiği ücreti kesmeye çalışacak patronlara karşı uyanık olmalıdır. Haftada 45 saati tamamladıktan sonra 24 saatlik dinlenmeyi hak ettiğini ve asla çalışmaya zorlanamayacağını bilmeli, arkadaşlarını bilgilendirmeli dayatmalara boyun eğmemelidir.