Çapa’dan Manisa’ya taşeron düzeni canımıza kast ediyor!

İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’nde 40’a yakın çalışanın, yemekhanedeki bozuk yemekten zehirlenerek acile kaldırılması üzerine, İşyerinde İşçi Sağlığı Güvenliği Baş Temsilcisi ve taşerona karşı örgütlenmenin öncülerinden biri olan Cemal Bilgin, olayın üzerine gitmiş ve yemekhanede Salmonella mikrobunun türediğini ortaya çıkartmıştı. Üniversite yönetimi ise ihmalleriyle, yolsuzluklarıyla bu kadar insanın hayatıyla ve sağlığıyla oynayan taşeron şirketten hesap soracağına, hem Cemal Bilgin’i işten atmış hem de skandalın üzerini kapatmaya çalışmıştı. Yapılan haksızlığa, hukuksuzluğa karşı direnişe geçen ve eylemlerini hem baskılara hem de taşeron şirketin bir aşamadan sonra teklif ettiği rüşvetlere rağmen kararlılıkla sürdüren Cemal Bilgin ve Çapa emekçileri, nihayet 9 ayın ardından mahkemeden de işe iade kararı aldı. Şimdi direniş, mahkeme kararının uygulanması talebiyle devam ediyor.

Direnişin 44. haftasında, 23 Haziran Cuma günü "Mahkeme kararı uygulansın! Haksız, hukuksuz uygulamalar son bulsun! İşten atılan tüm işçiler geri alınsın!" pankartıyla Çapa emekçileri, üniversite öğrencileri hastane önündeydi.

Eylemde konuşan Cemal Bilgin, Manisa'da 1’inci Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı Albay Arif Seyhun Kışlası’nda, taşeron şirketin ihmali sonucu yine Salmonella mikrobu yüzünden binlerce askerin zehirlendiğini vurguladı. Taşeron şirketin şimdiye kadar bir askerin hayatını kaybetmesine, 3 bin askerin ise zehirlenmesine sebep olduğunu hatırlatan Bilgin, taşeron düzeni değişmedikçe bu felaketlerin önüne geçilemeyeceğini söyledi. Taşerona karşı mücadeleye bayramdan sonra yine aynı yerde, aynı kararlıkla, hangi halde olursa olsun devam edeceklerini söylemeyi de atlamadı.

Şimdi Çapa Tıp Fakültesi’ndeki zehirlenmeyi saklamaya çalışanlara, Cemal Bilgin’i işten atanlara soruyoruz; taşeron terörünün üstünü daha ne kadar örtebileceğinizi sanıyorsunuz?

Yeri gelince OHAL bahanesiyle, polis zoruyla Cemal Bilgin’in pankartını indirmek istediniz, Çapa emekçilerine destek verenleri copladınız, taşerona karşı örgütlenen işçileri ya sürdünüz ya işten attınız, yeri gelince işini geri isteyen emekçilere rüşvet teklif edecek kadar alçaldınız! Ancak Çapa’da üstünü örtmeye çalıştığınız skandal, Manisa’da bir kez daha su yüzüne çıktı. Cemal Bilgin’in araştırıp, Çapa yemekhanesinde yayıldığını ortaya çıkarttığı Salmonella mikrobu, Manisa’da binlerce askeri hastanelik etti!

Suç, yalnızca Manisa’da kışladaki şirkete veya Çapa Hastanesi’ndeki şirkete ait değildir. Suçlu, en az taşeron şirket kadar, taşeron şirketi kışlaya, hastaneye, üniversiteye sokan; taşeron düzenini tüm emekçilerin boynuna bir zincir gibi dolayandır! Nice ölümlerin, ihmallerin, yolsuzlukların, zehirlenmelerin sorumlusu taşeron düzeni AKP iktidarında kanser gibi yayılmıştır. Çapa örneğinde de Manisa örneğinde de; hükümetin halkın sağlığını, işçinin hayatını gözeteceği yerde OHAL’i fırsat bilip, işçinin grevini yasaklamakla, mücadelesini engellemekle meşgul olduğu açığa çıkmıştır!

Taşeron düzeni ortadan kalkmadan, iş cinayetleri, kötü koşullar, esnek çalışma saatleri, güvencesiz çalışma ortadan kalkmaz; ihmaller, yolsuzluklar, zehirlenmeler son bulmaz. Çapa’da, Manisa’da olayın üstünü örtmeye çalışanlar, yeni felaketlere kapı aralamaktadır!

İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’nde gerçekleri söylediği, taşeronun yolsuzluğunu gündeme getirdiği için işten atılan Cemal Bilgin, her hafta Cuma günü saat 12:00’de hastane önünde eylem yaparak direnmeye, işini geri istemeye devam ediyor. Cemal Bilgin ve Çapa emekçileri, yalnızca kendi işyerlerindeki koşulların iyileşmesi için değil, bütün taşeron işçilerin güvenceli bir işi olsun diye mücadele ediyorlar. Onların mücadelesini yalnız bırakmayalım, taşeron düzenine karşı bulunduğumuz her alanda mücadele edelim. Edelim ki Manisa’da yaşanan felaket tekrarlanmasın, taşeron terörü daha fazla can almasın!