Almanya’nın koyunu, sonradan çıkar oyunu

Bosch olayı, sendikal harekete çok önemli bir gerçeği bir kez daha öğretmiş olmalı.Uluslararası alanda kurulan ilişkiler, uluslararası sendikal hareketin dayanışması,çokuluslu firmaların merkezleri üzerinde uygulanan basınç, bütün bunlar elbetteönemsiz değildir, ama belirleyici olamaz. Belirleyici olan Türkiye işçi sınıfının, herbir sektörün ve her bir işletmenin işçisinin kendi mücadelesidir. En küçüğünden enkalıcısına, zaferler bu mücadele ile kazanılacaktır.

Bursa'da 6000’den fazla işçinin çalıştığı Bosch fabrikalarındaki işçilerin, ayrıca BoschRexroth’un ve Bosch Fren Sistemleri’nin işçisinin kitlesel biçimde sarı gangster sendikaTürk Metal’den ayrılarak DİSK Birleşik Metal’e geçmesinden sadece bir ay sonra, buyenilgiyi ne patronun ne de Türk Metal gangsterlerinin hazmedebildiği çarpıcı biçimdeortaya çıktı. 16 Nisan Pazartesi günü, haklarına sahip çıkmak için fabrikanın önünde basınaçıklaması yapmak üzere toplanan Bosch işçisi ile DİSK ve Birleşik Metal yöneticileri TürkMetal’in sopalı adamlarının saldırısına uğradılar, DİSK Genel Başkan Yardımcısı Ali RızaKüçükosmanoğlu dâhil birçoğu yaralandı.

Birleşik Metal sendikası (BMİS) Türk Metal gangsterlerinin saldırısının ardında Boschpatronunun tutumunun yattığını saptamış bulunuyor: “...maşa Türk-Metal çetesi, sorumluise Bosch işverenidir” diyor. BMİS’in uluslararası sendikal hareket ve Bosch’un Avrupaişyeri konseyleri nezdinde yürüttüğü çalışma sonucunda bu odaklar Bosch’un Almanya’dakimerkezi üzerinde basınç uygulamış olduğu için, Türkiye Bosch’un patronu başlangıçtapasif kalmıştı. BMİS, patronun “tarafsız” kalacağını açıkladığını belirtiyordu. Ne var ki, butavrın devam etmediği anlaşılıyor. Bosch patronu son zamanlarda fabrikalarda grup başlarınıBMİS’ten istifaya zorluyor ve onların da gruplarındaki işçileri ikna etmesi için çalışıyor.Ayrıca, Türk Metal yetkililerinin mesai saatleri içinde fabrikalarda dolaşarak propagandayapmasına izin veriyor. Türk Metal’in cesaret kazanarak işçiye hücum etmesi bunun sonucu.

İşçiler istifa baskılarına ve saldırılara karşı direnmektedir. Pazartesi günkü saldırı esnasındaöteki Bosch fabrikalarındaki işçiler, dayanışma amacıyla, basın açıklamasının yapılmaktaolduğu noktaya koşmuştur. İşçiler hep birlikte işyeri kartlarını havaya kaldırarak TürkMetal’in saldırgan sürüsünün Bosch işçisi olmadığını teşhir etmiştir.
Saldırı püskürtülmelidir, püskürtülecektir. Bosch mücadelesi, sadece o işletmenin, sadeceBursa’nın, sadece Birleşik Metal’in bir meselesi değildir. İşçi hareketi içinde gerici akımlarınve kadroların hâkimiyetinin sona erdirilmesi bakımından çok önemli bir adımdır. Birdepremdir. Elbette artçıları olacaktır.

Bosch olayı, sendikal harekete çok önemli bir gerçeği bir kez daha öğretmiş olmalı.Uluslararası alanda kurulan ilişkiler, uluslararası sendikal hareketin dayanışması, çokuluslufirmaların merkezleri üzerinde uygulanan basınç, bütün bunlar elbette önemsiz değildir,ama belirleyici olamaz. Belirleyici olan Türkiye işçi sınıfının, her bir sektörün ve her birişletmenin işçisinin kendi mücadelesidir. En küçüğünden en kalıcısına, zaferler bu mücadeleile kazanılacaktır.