Susurluk'ta Bayram, Yörsan'da Direniş" (03-05-2008)

1 Mayıs Susurluk’ta; “Susurluk’ta Bayram , Yörsan’da Direniş” şiarı ile Yörsan İşçileri , kapatılması kararı alınan Susurluk Şeker Fabrikası işçileri (Şeker-İş ), onların çoğu türbanlı olan eşleri, çocukları ve yine çoğu “hacı” olan anne –babaları , akraba ve komşuları, Türk-İş, DİSK ve KESK’e bağlı muhtelif sendikaların Balıkesir, Bursa, Karacabey şubelerine mensup emekçiler ile çeşitli siyasi partilerin Balıkesir il ve ilçe teşkilatları, “Kazdağı altından değerlidir” diyen Körfez’in Bekçileri’nin yanı sıra temsili düzeyde katılan Devrimci İşçi Partisi Girişimi tarafından cuşkuyla kutlandı.

Konuşmaların kısa tutulduğu, emekçilerin şarkılar, halaylar ve türkülerle coştuğu ender mitinglerden biriydi Susurluk 1 Mayıs mitingi. Verilen ortak mesaj şuydu : “Birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayısta Susurluk meydanında buluştuk. Özgürlüklerin kısıtlanmadığı bir ülke için, insanca yaşamaya yeterli gelir için, eşit, parasız sağlık hizmeti için, sendika üyesi olunca kapı önüne koyulan Yörsan işçileri için, enerji ve suyun özelleştirilmemesi için, IMF ve Dünya Bankası’na hayır demek için Susurluk’ta toplandık. Yörsan işçilerinin mücadelesi ve Susurluk şeker fabrikalarının kapatılmaması için Susurluk’tayız.”

İşçiler alana geldiklerinde, Yörsan ve Şeker Fabrikası işçilerinin alanda bekleyen “hacı” anne ve babaları, türbanlı eşleri, çocukları, yakınları ve komşularının “Ayaklar baş olmaya geldi!” sloganı ile ve coşkulu alkışlarla karşılandılar. Yakınların bazıları gözyaşları içindeydi. Çalışanların rahat katılması ve şehir dışından gelenlerin dahil olabilmesi için miting yürüyüşü saat 16.00’da başlatıldı. 17.00’de alana girilmesi ile başlayan şenlik neredeyse iki saat devam etti. Giderek katılım arttı ve 800-900 kişi alabilecek kapasitede küçük bir meydan olan Susurluk Meydanı yaklaşık 2500 kişiyi ağırladı.

İstanbul’da işçi ve emekçilere yaşatılan zulüm haberleri alandan anons edildiğinde halk ve işçiler hükümeti ıslıklarla yuhalamalarla protesto etti. Şeker-İş şapkalı yaşlı bir amcanın, alanın etrafını çembere almış olan polislere “Evladım, neden bu kadar kalabalık geldiniz, aramızda düşman mı var? Yoksa harp mi çıktı?” diye seslenmesi üzerine katılımcılar hükümete yönelik uyarı sloganları ile birlik ve dayanışma sloganlarını defalarca tekrarlayıp iyice coştular. Bu soru, ülkenin egemenlerinin ve iş başındaki hükümetin işçilere ve emekçilere karşı düşmanca tavrını, halkın da bu tavrı iyi anlayıp onaylamadığını çok iyi özetliyordu.

Kısacası Susurluk 1 Mayısı, işçilerin direnişlerini ve meramlarını Susurluk halkına doğrudan ve iyi anlatabilmeleri sonucunda katılımın ve coşkunun bol olduğu bir halk şölenine dönüştü. Yıllardır, ülkenin herkesçe malum “çetecilerinin” başına gelen bir trafik kazası ile anılan ve kontrgerillanın takma adı haline gelen Susurluk, işçilerin mücadelesi büyüyüp yükseldikçe ve güçlendikçe bu tür coşkulu mitinglerle anılmaya aday bir ilçe artık.