Güneş balçıkla sıvanamaz: İşçi Mücadelesi soruyor! (06-03-2008)

1. Genelkurmay bildirisi “Harekâtın başlangıç ve bitişi askeri gerekçe ve ihtiyaçlara göre tarafımızdan belirlenmiştir” diyor. Büyükanıt ve hükümet sözcüleri de harekâtın amaçlarına ulaşmış olduğunu, ordunun bu yüzden çekildiğini ileri sürüyorlar. Peki, o zaman Zap üssü için verilen muharebenin anlamı neydi? Eğer harekâtın amaçları arasında Zap üssünün zaptı ve imhası var idiyse, bu üs ele geçirilemediğine göre harekâtın amacına ulaşmış olduğu nasıl söylenebilir? Zap üssünün ele geçirilmesi harekâtın amaçları arasında yoksa neden bu üs için günlerce süren bir muharebe verilmiştir?

2. Çekilme 29 Şubat günü sabah saat 04:00'te başlamış olduğuna göre, harekât 28 Şubat günü amaçlarına ulaşmış olmalıdır. Gates'in Ankara'yı ziyaret ederek dört ayrı görüşmede (savunma bakanı, genelkurmay başkanı, başbakan ve cumhurbaşkanı) “çekilin” dediği gün 28 Şubattı. O zaman savunma bakanı Vecdi Gönül Gates görüşmesi sonrasında neden “ne kadar gerekirse o kadar kalacağız?” dedi. Büyükanıt aynı gün Gates ile görüştükten sonra neden şöyle bir demeç verdi? “Kısa bir süre izafi bir kavram, bazen bir gün, bazen bir senedir. Biz 24 senedir terörle mücadele ediyoruz...ABD'de de terörle mücadele ediyor. Afganistan'da kaç yıldan beri. Aynısını kendisine anlattım, anlayışla karşıladılar.” Daha önce Gates Hindistan'dan “Türkiye çekilmeli” diye demeç verdiğinde Tayyip Erdoğan'ın dış siyaset danışmanı Davutoğlu neden BBC'ye “ne kadar gerekliyse o kadar kalırız” diye demeç verdi? TSK çekilmeye karar vermişti de bunlar sadece ABD'ye kafa tutmak için söylenmiş sözler miydi? ABD kadar güçlü, PKK ile mücadelede kilit role sahip bir müttefikle durup dururken böyle zıtlaşmak Türkiye devletinin ne zamandan beri politikası oldu?

3. Erdoğan'ın “Ulusa Sesleniş” konuşması ilk banda alındığında şöyle bir bölüm içeriyordu: “Harekât, kararlılıkla devam etmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri kara harekâtını başarıyla icra etmektedir. Planlanan hedeflere ulaşıldıktan sonra en kısa sürede askerlerimiz geri dönecektir.” Bu konuşma neden Türk birlikleri çekilmeye başladıktan sonra televizyonlara verildi? Neden ancak saat 15:00'te genelkurmay açıklama yapmadan hemen önce 14:50'de geri çekildi? Birlikler 29 Şubat sabahı saat 04:00'da çekilmeye başladığına göre karar 28 Şubat günü alınmıştı. Konuşma 27 Şubat Çarşamba günü kaydedildikten sonra durumda bu kadar köklü bir değişiklik olunca konuşmayı değiştirmek Erdoğan'ın ve yardımcılarının aklına neredeyse 24 saat boyunca neden gelmedi?

4. Büyükanıt, 3 Mart Pazartesi gazetecilerle yaptığı görüşmede, bir yandan “ben Erdoğan'ın avukatı değilim” diyor, ama bir yandan da onu savunuyor, operasyonun bitişinden haberi olduğunu ifade ediyor. Sonra ekliyor: “Konuşma 27'sinde kayda alınmıştı, o aşamada durum Erdoğan'ın belirttiği gibiydi.” Yukarıda gördük: Erdoğan o konuşmada sadece harekâtın devam ettiğini söylemiyor, “kararlılıkla devam ediyor” diyor. Demek ki daha çekilme kararı uzakta zannediyor. Oysa, Genelkurmay resmi açıklamasında çekilme kararının dış güçlerin etkisi altında alınmadığını kanıtlamak için bir de şunu ileri sürmüştü: “Kaldı ki, bu konuda bazı haberlerin çıktığı gün [yani Gates ilk konuştuğu gün, yani 27'sinde], harekâta katılan birliklerin bir kısmı başlangıçtaki planlama gereği sınırlarımız içine çekilmiş durumdaydı.” Eğer bu kısmi çekilme, çekilme kararının zaten verilmiş olduğunun kanıtı ise, demek ki harekât “kararlılıkla” devam ediyor olamaz. Büyükanıt konuştukça çelişkilere batmaktadır.

5. Harekâtın ABD ile görüşmeler sonucunda planlandığı biliniyor. ABD Türk genelkurmayına harekâtın takvimini sormamış olamaz. Eğer takvim, sonuçta olduğu gibi, diyelim bir hafta-on gün diye verildiyse, ABD sevgili müttefikine neden savunma bakanı aracılığıyla “en fazla iki hafta” mühlet versin? Demek ki başta takvim çok daha uzundu.

Bu sorulara cevap vermek mümkün değildir. Güneş balçıkla sıvanamaz. Türkiye ABD'nin izniyle başladığı operasyonu ABD'nin baskısıyla sona erdirmiştir. Halka gerçeği açıklayın!

Operasyon baştan aşağıya yanlıştı. Ama bir hayırlı yanı oldu: Halkın Türkiye hakim sınıflarının ve devletin ABD'ye ne kadar bağımlı olduğunu kavramasını sağladı. ABD izin verdi Irak'a girildi, ABD izni kaldırdı Irak'tan çıkıldı! ABD Ortadoğu halklarını bölerek, birbirine karşı oynayarak, bir onu bir ötekini öne çıkartarak bölgeye hakim olmaya çalışıyor. Halklar arasındaki, düşmanlık tohumlarına hayır! ABD Ortadoğu'dan ancak bir savaşla kovulabilir.

Emperyalist birlikler ve üsler Ortadoğu'dan dışarı!
Kürtlerle barış, ABD ile savaş!
Ortadoğu'nun bütün ezilen halklarına kendi kaderini tayin hakkı!
Yaşasın Ortadoğu Sosyalist Devletler Federasyonu!