HT Solar işçilerinin mücadelesi: Adım adım planlayarak, disiplin ve sabırla örülmüş bir sınıf kavgası

Tuzla Serbest Bölge’de kurulu bulunan Çin sermayeli HT Solar fabrikasında, üç günlük fiili grev ve fabrika işgalinden sonra DİSK/Birleşik Metal-İş sendikası yetkiyi kazandı. Üç gün boyunca fabrikaya kapanan HT Solar işçileri daha büyük mücadeleler için güç biriktirdiler, birliklerini ve bilinçlerini sağlamlaştırdılar. Artık HT Solar işçileri patrona karşı örgütlüler ve deneyimliler.

HT Solar’da işçilerin birliğini oluşturmak için önce öncü işçiler bir araya geldi!

HT Solar fabrikası uzun zamandır faaliyette olan bir fabrika değil. Bu yılın Ocak ayında faaliyete başlayan bu fabrikada, işçilerin büyük çoğunluğunu 30 yaşın altındaki genç işçiler oluşturuyor. Büyük çoğunluğu daha önce sendikalaşmamış olan bu işçiler, üç gün boyunca fabrikaya kendini kapatarak hem sendikalaşma hakkına sahip çıktılar hem de işten atılan arkadaşlarının işe iadesi için direndiler.

Eylül ayında sendika komitesinin kurulmasıyla başlayan sendikalaşma süreci üç ay gibi kısa bir süre içinde başarıya kavuşmuş oldu. Aralık ayının başında, fiili grevin ilk gününde çoğunluk sağlandı ve yetki için bakanlığa başvuru yapıldı. Komitenin her kararı komite üyelerinin tartışmaları sonucu gelişti. Üyeliklere başlanmasından, işin durdurulmasına, direniş esnasındaki organizasyona kadar tüm kritik noktalarda komite sorumluluk alarak karar alıcı bir odak haline geldi. Disiplinli ve sabırlı bir çalışmanın sonucu olarak HT Solar fabrikasında adım adım işçiler sendikalaşmaya ikna edildi. Sendikal çalışma her tıkandığında komite müdahale etti. Nitekim, altı işçinin işten atılmasından sonra işin durdurulması kararı da yine bu komite tarafından verildi. On dakika gibi kısa bir sürede üretim durduruldu.

Yeni HT Solar’lar yaratmak için hazırlanmalıyız!

HT Solar işçileri, “bu fabrika yeni, bu işçilerden bir şey olmaz, burada birlik yok” diyenlere kulak assaydı örgütsüz, haklarından bihaber bir şekilde çalışmaya devam edecekti. HT Solar işçileri, patronun vaatlerine kanmaya devam etseydi, patronun ağzından çıkacak ücret zammını dört gözle bekliyor olacaktı. HT Solar işçileri bu tip düşüncelere kulak asmadı. Kendine güvendi ve örgütlendi. Üç gün boyunca Çin hükümetinden, Türkiye hükümetine, Serbest Bölge yönetiminden kaymakamlığa ve polise kadar uzanan geniş bir patron cephesine göğüs gerdi. Tüm baskı ve tehditlere rağmen fabrikadaki işçi sayısı azalmak bir yana arttı. Serbest bölgeye alınmayan HT Solar işçileri ne yapıp edip bir yolunu bularak fabrikaya geldiler, grevdeki yerlerini aldılar. Sendikayı fabrikaya getirmeyi başardılar. İşten atılan işçilerin geri alınması mücadelesi ise sürüyor.

HT Solar işçileri sendikasına sahip çıkıyor, arkadaşlarını geri istiyor!

Sendikayı kabul etmek zorunda kalan ama sendikalaşmaya öncülük eden işçileri işten atan patron, mücadelenin kesileceğini zannetti. Yanıldı. HT Solar işçileri, işten atılan arkadaşlarını geri aldırmak için fabrika içinde örgütlülüğünü güçlendiriyor. Komite yenileniyor, genişliyor. Daha başka mücadeleler için hazırlık yapılıyor. Her vardiya, iş çıkışında sendikasında eğitim toplantılarına katılıyor. Patron da boş durmuyor. İçeride dedikodu mekanizmasını devreye sokarak, işçilerin moralini bozacak, motivasyonunu etkileyecek hamleler yaparak işçileri sendikadan soğutmaya çalışıyor. Ancak üç gün üretimi durduran, fabrikasını terk etmeyen, bilincini ve birliğini geliştiren HT Solar işçilerinin bu numaralara karnı tok. Öncü bir arkadaşımızın grev esnasında müdürlere dönerek yüksek sesle bağırdığı gibi: “Artık çocuklarımızın rızkı sizin iki dudağınız arasında değil. Temsilcimiz DİSK’tir, muhatabınız DİSK’tir.”

Daha hesap sorulmadı, sorulacak! HT Solar işçisinin mücadelesi zaferle taçlanacak!

HT Solar işçilerinin mücadelesi ezenle ezilen arasındaki çelişki gibi uzun solukludur. Öncü HT Solar işçileri sendikal mücadeleyi daha da ileri taşımaya, sömürünün ortadan kaldırılması için verilecek siyasi mücadeleye adım atmaya hazırlanmaktadır. Her öncü işçinin kendisine sorduğu ancak adım atmakta tereddüt ettiği soruları HT Solar işçileri de sormaktadır. Ancak onlar sormayı bırakıp bir adım atmışlar, daha büyüğüne de atmaya hazırlanmaktadırlar. Dün, sosyal haklardan ücretlere tüm çalışma koşullarını üretim araçlarının sahibi patron düzenlerken, bugün bunların hepsini sendikayla müzakere etmek zorundadır. Bugün işçi düşmanı yasaları yapan, patronlara her türlü kıyağı geçen, çalışma koşullarımızı her geçen gün kötüleştiren hâkim sınıfın temsilcisi yönetenler, siyasi iktidarlar, hükümetler ülkeyi yarın yine aynı şekilde yönetmeye devam edebilecek midir?

Sendikaya üye ol! Sahip çık! Denetle!

HT Solar’daki grev ve fabrika işgalinden işçiler kazanımlarla ama yaralar da alarak çıkmıştır. Bedeller ödemiştir. Atılan işçilerin geri alınması mücadelesi sürmektedir. Fabrika komitesi adeta kırılan kolun kaynaması gibi çok daha sert ve kırılmaz bir yapıyı oluşturma göreviyle karşı karşıyadır. Bu başarılabilirse ödenen bedellerin hakkı verilmiş olur.

Atılan işçilerin geri alınması ancak bu şekilde, toplu sözleşme sürecinde yeniden gerçek manada masaya getirilebilir. Sendika ise bu süreçte işçiye her türlü desteği vermeli tüm birikim, deneyim ve örgütsel kapasitesini HT Solar işçisi için seferber etmelidir. Elbette ki bu noktalarda eksikler, hatalar, isteksizlikler ya da engellemeler söz konusu olursa da işçiler sendika yöneticilerinden bunun hesabını soracaklardır.

HT Solar işçisi sendikasına üye olmuştur. En zor koşullarda grev yaparak, fabrikayı terk etmeyerek sendikasına sahip çıkmıştır. Şimdi sendikada da işçi denetimini yükseltme zamanıdır. 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ocak 2018 tarihli 100. sayısında yayınlanmıştır.