İzmir'de halk isyanın 2. yıldönümünde eylem

Aralarında Devrimci İşçi Partisi’nin de bulunduğu Emek ve Demokrasi Güçleri'nin çağrısıyla Cumhuriyet Meydanı'ında toplanan işçi ve emekçiler Gündoğdu Meydanı'na yürüdü. Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan'ın da katıldığı yürüyüşte halk isyanında şehit düşenler de sloganlarla anıldı. Yürüyüşte ayrıca “Taksim’de düşene dövüşene bin selam!”, “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” “Katillerden hesabı emekçiler soracak”, “Gezi’den metale büyüyor isyan”, “Her yer Bursa, her yer direniş” sloganları sık sık atıldı.

Gündoğdu Meydanı’na gelindiğinde Gezi şehitleri şahsında tüm devrim şehitleri için saygı duruşuna geçildi. Ardından Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan kitleyi selamladı. Eylem, Delpi Dizel’de çalışan Birleşik Metal üyesi Uğur Ümit Aslaner’ın konuşmasıyla sürdü. Aslaner, metal eylemlerinin AKP'nin korkulu rüyası haline geldiğini vurgulayarak, “Şimdi burada iki yıl önceki o büyük isyanı anarken ne ilginçtir ki bu defa da Bursa'dan, metal işçilerinden başlayan isyan tüm Türkiye'ye yayılıp sınıfsal bir direnişe, sendika seçme özgürlüğüne vurulan zincirlere, sermayenin dayatmalarına karşı başkaldırılara sahne oluyor” dedi. Konuşmasının devamında Arslaner şunları söyledi: “AKP hükümetine sesleniyorum. Haziranlardan korkun yine bir haziran ve dört bir yana yayılan işçilerin isyanlarıyla, özgürlük sloganlarıyla ve toplumsal taleplerle karşınıza dikiliyoruz”.

Emek ve Demokrasi Güçleri adına ortak basın açıklamasını yine bir işçi olan Ayşe Hazal Beytaş okudu. Beytaş şunları ifade etti: “İnsanlar ve köpekler ve kuşlar ve ağaçlar itiraz ettiler 27 Mayıs 2013'de. Sermayenin, yaşam alanlarımızdan elini çekmesini istediler. Doğanın, yaşamın, insanın ve emeğin düşmanı AKP İktidarı saldırdı, insanlar direndiler. Eylemler, hükümet ve devlet karşıtı söylemlerle dönüştü. İnsanlar sokakları doldurdu, İstanbul'dan yayılan itiraz ve özgürlük rüzgarları, hızla diğer illerde karşılık buldu. Şehirlerimizden büyüyüp, Brezilya'nın itirazını ateşledi, tüm dünyanın tarihine not düştü. Aylarca süren ve tüm illerimizde gerçekleşen sürekli protesto eylemlerinde, AKP'nin ve elinde tuttuğu devletin zor gücüyle saldırısı sonucu gençlerimiz katledildi, yaralandı, sakatlandı. Gözaltılar, binlerle ifade edilir oldu. Her yok edilen çocuğumuzun karşılığında, insanlar daha sıkı sarıldılar mücadeleye. İşçiler, memurlar, öğrenciler, gündüz işyerlerinde ve okullarında mücadeleyi devam ettirirken, çadırlarda kalabilen yoldaşları da yine o alanları savundular. Kendi literatürünü, karikatürünü, şarkısını, sokak yazılarını ve sloganlarını üreten, Kendi mizah birliğini yaratan, Hem bu coğrafyada hem de dünyanın çeşitli coğrafyalarında umudu körükleyen, cesaret sözcüğünü somutlaştıran, ete-kemiğe büründüren, Her milliyetten, dinden, mezhepten, cinsiyetten, yaştan, meslekten direnişçiyi bir potada eriten, komün pratiğini ve barikatlarla yaratılan alanlarımızı yaşama geçiren halk kalkışmasına selam olsun. Yaralanan, sakat kalan, devlet şiddeti gören yol arkadaşlarımıza selam olsun. İzmir kalkışmasında, fiilen 'Gündoğdu' özgürlük ve demokrasi meydanı adını verdiğimiz bu alanın, resmen bu ada kavuşmasının takipçisi olacağız”.

Basın açıklamasının ardından Gezi şehitlerinin isimleri okunurken, kitle “burada” diye haykırdı. Eylem, Bandista müzik grubunun alandaki kitleyi coşturan konseriyle eylem sona erdi.