Antalya'da forumlar devam ediyor, dayanışma komiteleri kuruluyor

Antalya’da 21 Haziran Cuma günü diğer illerde olduğu gibi Yavuz Özcan parkında herkesin katıldığı forum başlatıldı. 

Forumlarda herkes kendi düşüncelerini ifade ederken, forumun üçüncü gününe gelindiğinde direnişe destek olabilecek ve ilerletebilecek öneriler sunulmaya ve bunları eyleme geçirebilmek için “Antalya Dayanışma” altında komitelerin oluşturulması gerektiğine karar verildi.

Forumlarda direnişte hayatını kaybeden her bir direnişçi için Cumhuriyet Meydanı’ına sedir ağacı dikilmesi ve ağaçlara hayatını kaybeden direnişçilerin isminin verilmesi kararlaştırıldı. Dayanışma’nın daha iyi işlemesi için komitelerin oluşumu için tartışmalar başlatıldı.

Ayrıca Antalya Meltem’de 23 Haziran cumartesi günü 33 bin kişilik stadyum projesi için temel atma töreni gerçekleştirildi. Peki bu stadyum yapıldığında neler olacak? O bölgedeki yeşil alanı oluşturan ladin ağaçlarının hepsi kesilecek, o bölge otellerin ve rezidansların rantına açılmış olacak. Yani Gezi Parkı ile çok farklı olmayan bir durumla karşı karşıya kalınmış durumda. Peki bu temel atma törenine kimler katıldı. Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Antalya Valisi Sebahattin Öztürk, Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Mustafa Akaydın, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları ve Antalya milletvekilleri Menderes Türel ile Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç, TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel, Türkiye Futbol Federasyonu(TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, FIFA Asbaşkanı Jim Boys, Kepez Belediye Başkanı Halkan Türüncü, Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Medicalpark Antalyaspor Kulübü Başkanı Gültekin Gencer ve sporcular katıldı.

Katılımcılardan da anlayabileceğimiz gibi sandık savaşı yapanların, ortak rant sağlayacakları durumlarda çok güzel yan yana durabildikleri, konuşmalarında birbirlerini övmekten çekinmedikleri görülüyor.

Bu durumu protesto etmek için orada olan bir grup ise etrafında bulunan demirlere vurarak ses çıkarmış ve buna balkonlardan tencere tava ile destek gelmiştir. Konuşmasını yapan Suat Kılıç konuşmasını yarıda kesmek zorunda kalmış ve bütün yüzsüzlüğüyle “Pencere ve balkondan tencere ve tavalarıyla yaptıkları bu sevgi gösterilerini bizler hiçbir zaman unutmayacağız” diyerek hükümetin bütün direniş boyunca sergilediği olayları çarpıtmasını bir kez daha sergilemiştir.

24 Haziran’da ise forum ÇHD’li bir avukatın konuşması ile başladı. Cumhuriyet meydanındaki belediye otoparkındaki üç gence uygulanan yaklaşık 15 polisin şiddetinin hukuki süreci hakkında bilgi verdi. Bizim gençlerimiz kum torbası değil diyerek tepki gösteren avukat, ortada bir şikayet olmadığını gençlerin muhtemel olarak çok korkmuş ya da korkutulmuş olabileceğini dile getirdi. Kamu davası olması yolunda çalışmalar yapıldığını dile getiren avukat, bu şiddete maruz kalan gençlerin yalnız olmadıklarını ve Çağdaş Hukukçular Derneği ile irtibata geçmesi gerektiğini söyledi.

Hemen hemen diğer konuşmacıların hepsi konuşmalarına Ethem'in katilinin serbest bırakılmasına tepkisini dile getirerek başladı.“Ethemin katili serbest, kız çocuğuna tecavüz eden 4 başçavuş serbest diyerek adalet sisteminde adalet olmadığını dile getiren konuşmacı, kadınlar olarak yaşanan bu sürece dikkat çekmek için Antalya Kadın Dayanışması olarak Perşembe günü saat 19.30’da Halk Bankası önünden toplanarak bir yürüyüş yapacaklarını dile getirdi. Antalya Dayanışması’nında destek vereceği yürüyüşün ardından Perşembe günkü forumun ana temasının “Kadın Sorunları” olması belirlendi.

Bir LGBT üyesi, “Yaşadığımız toplum bana dışlayarak bakıyor. Ailem sülalem beni biliyor. Eğitimini tamamlamış diplomasını almış ayakları üzerinde duran bir insanım. Bu kimseyi ilgilendirmez” dedi. Antalya’da çok sayıda LGBT olduğunu ancak foruma katılımın az olduğunu belirten konuşmacı, LGBT kişilerin foruma daha fazla katılıp kendilerini anlatmaları gerektiğini dile getirdi. İsyanın başından bu yana Cumhuriyet Meydanı’nda ve direnişin içinde olduğunu dile getiren konuşmacı, “Çallı olaylarının başladığı gün gözünü kaybeden Vedat hastaneye getirildiğinde olay kayıtlara trafik kazası olarak geçti. Her ne kadar şuan Vedat iyi olsa da onun acısını ve burukluğunu hala yaşıyorum” dedi.

Antalya Devrimci Turizm-İş sendikası başkanı Mustafa Yahyaoğlu söz alarak, sendikasız bir hareketin gençler tarafından nasıl düşünülebildiğini sorguladı. Gençlere beğenmedikleri sendikaların yönetiminde görev alması çağrısında bulundu. Konuşmacı önemli olanın yönetimde, üretimde ve paylaşımda söz sahibi olmak olduğunu belirtti.

Son konuşmacı Ethem Sarısülük’ün katilinin serbest bırakıldığını söyleyerek bu konuyla ilgili eylem yapılması gerektiğini ifade etti. Yapılacak eylemin sadece Ethem’in katilinin serbest bırakılmasına tepki olmaması gerektiğini vurgulayarak, "Bingöl'de 16 yaşındaki bir genç kıza tecavüz edenlerin serbest bırakılmalarına, Abdullah Cömert’in ve Mehmet Ayvalıtaş'ın katillerinin hala cezalandırılmamalarına, Vedat Oğuz'un bir gözünü kaybetmesine sebep olanlarının hala daha eylemlerde ellerinde gaz tüfeklerinin bize doğrultacak olmasına,  direniş boyunca tutuklanan ve gözaltına alınan direnişçilere yapılan işkencelere karşı bir tepki eylemi olması gerektiğini düşünüyorum.  Bütün bu olayların hepsine tek bir eylemde ortak bir tepki koyacaksak eğer, en doğrusunun Cumhuriyet Meydanı'ndan adliyeye kadar yürüyüp, Adliye önüne bir siyah çelenk konulmasının doğru olacağını düşünüyorum "dedi.

Alınan kararlar ve iletişim adresleri tekrar hatırlatıldı ve ertesi akşam 20:30'da tekrar buluşmak dileğiyle sonlandırıldı.