İTÜ’de mezhepçi çetelere yer yok!

 

29 Şubat Pazartesi günü İstanbul Teknik Üniversitesi Ayazağa Kampüsü yemekhanesinde “İTÜ’de cihadcı, gerici çetelere yer yok” afişlerini asan öğrencilere, İTÜ Beyan adlı mezhepçi grup müdahale etmek istemiştir. Çıkan tartışmada mezhepçilerinden biri “Ahrar-uş Şam onurumuzdur” diye bağırarak Suriye’de katliamlar yapan bu insanlık düşmanı mezhepçi çeteyi savunduğunu açıkça ifade etmiştir.

Öğlen yaşanan bu olayın ardından üniversitede toplanan öğrenciler, öğleden sonra yapılacak olan ve İTÜ Beyan grubunun düzenleyicileri arasında yer aldığı “28 Şubat’tan Bugüne Türkiye’de Değişim Süreci ve Üniversiteler” etkinliğini protesto etme kararı almış ve etkinliğin yapılacağı Kimya Metalurji Binası önüne doğru yürüyüşe geçmiştir. “Üniversiteler Ahrar’a mezar olacak!” sloganlarıyla yürüyen öğrencilerin önü çevik kuvvet polisleri tarafından kesilmiştir. Bu esnada mezhepçilerden biri, öğrencilere saldırı girişiminde bulunmuş ve öğrenciler de kendilerini savunmuştur. Çıkan arbedeye polis de dâhil olmuş ve plastik mermilerle ve ses bombasıyla öğrencilere saldırmıştır.

Rektör, polis ve Ahrar-uş Şam ittifakı

Tablo açık ve nettir. 28 Şubat askeri müdahalesi bahane edilerek bir etkinlik yapılmak isteniyor. Düzenleyicileri arasında “Ahrar-uş Şam onurumuzdur” diye bağıranlar var. İTÜ öğrencileri protesto etmek istiyor, polis plastik mermiler, ses bombasıyla saldırıyor! Rektör yapılacak etkinliğe izin vermiştir. Demek ki Ahrar-uş Şam destekçilerinin okulda örgütlenmesini desteklemektedir. Çevik kuvvet polisleri Ahrar-uş Şam’ı destekleyenleri korumakla kalmamış, onların tetikçiliğini yapmıştır. Aynı zamanda etkinliğe katılanlar, okuldan Akrep, TOMA ve çevik kuvvet polisleri eşliğinde çıkmıştır. Ses bombasının okulda yarattığı korkudan polis sorumludur. Okulda terör havası estirilmiştir, sorumlusu rektördür, polistir, çetelerdir.

Üniversitelerde çetelere yer yok!

Son zamanda Ahrar-uş Şam’ı destekleyen İTÜ Beyan’ın yanında internet sitesinde El Kaide’ye bağlı El Nusra’ya güzellemeler yapan İttihad-ı İslâm gibi çeteler de İTÜ’de türemiş durumda. Bu çeteler cihad adı altında yanı başımızdaki Suriye’de mezhepçi katliamlar yapmakta, El Nusra başta olmak üzere Rojava ve Suriye’nin diğer bölgelerinde saldırılar düzenlemekteler. Suriye’ye savaştan, kandan, katliamdan başka hiçbir şey getirmeyen bu çetelerin İTÜ’de ne vaad ettiği ortadadır! Üstelik bu ve benzeri olaylar sadece İTÜ’de yaşanmıyor. Yakın zamanda İstanbul Üniversitesi’nde ve ODTÜ’de de mezhepçi ve tekfirci çetelerin saldırıları yaşanmıştı. Yaşanan tüm saldırılara karşı Devrimci İşçi Partili Öğrenciler olarak bizler, üniversitelerimizi mezhepçi ve tekfirci çetelere karşı savunmaya devam edeceğiz.

Devrimci İşçi Partili Öğrenciler